-
İnsanlar, “Esmâ” (beyinleri oluşturan Allâh isimleri) özelliğini keşfetseler, tüm yaşamları değişir. Zikir, en büyük sır. Allâh (Esmâ) zikri.
-
Allâh seni oluştururken, sonsuza dek isteklerini sağlayacak tüm kuvveleri beyin adı altında vermiş. Artık dışarıdan bekleme; zikirle tanış!
-
“Beyin” adı arkasındaki tüm Esmâ kuvvelerini zikir ile harekete geçirerek sonsuz mutluluğa eriş. İrade sıfatını “Müriyd” ismi zikriyle arttır. Zikir sırları Dua ve Zikir kitabımızda.
-
Zikirde sayı sabit değildir, yaklaşık ne kadar yaptığını bilmek içindir. Bir miktar az/fazla önemli değildir. Her zaman yapılabilir.
-
İnanmayarak yapılan esmâ zikri dahi sonuç verir. Çünkü zikir, beyin çalışma sistemiyle ilgilidir. “Dua ve Zikir” kitabındaki özel zikirleri deneyebilirsiniz.
-
Hayvanlar kendilerini besleyeni sevip, nankörlük yapmazken; kendisini karşılıksız besleyeni inkâr edip nankörlük yapana ne denir?
-
İnsanın iki doğum günü olur. Birincisi dünyaya; ikincisi melekûta! Bunlar dışındakiler oyun eğlencedir. Takvim göreseldir, zaman göreseldir!
-
Allâh basîretindeki perdeyi kaldırıp Sünnetullâh/sistem hakikatini seyrettirirse, hoşgörü ve Hoş’u görüden başka şey gelmez elinden!
-
Din konusunda ihlâs kadar önemli konu da “MEKR” konusudur! Pek çok insanın kendini mertebe sahibi velî, kutup, mehdi hissedişi “MEKR”dendir.
-
Mekr (hile) yaptılar ve karşılığını Allâh’tan mekr ile aldılar. Allâh mekr yapanların en hayırlısıdır. (3:54) Neden deme; ETTİĞİNİ BULURSUN!
-
Dost sandığının ihaneti, dostunu düşmanını tanıyamamanın cezasıdır. Başkasına yapılandan ders almazsan, sırada sen olursun!
-
Rabbim ve Rabbülâlemin hepimize hidâyet versin, gerçekleri görüp anlamayı ve hazmetmeyi nasip etsin!
-
İhaneti yaşamadan gerçeği göremeyenler; ihanetin sonuçlarından kaçınamazlar! Karşındakine hain demeyi bırak, aynaya bakıp “gâfil, basîretsiz” de…
-
Ne yaşarsan yaşa, yarın o senin için rüya olacaktır. Hayat, yarını kazanmak için an’ı değerlendirmekten ibarettir. Düne takılma, yarını kazan!
-
İman ehline karşı takiyye yapılmaz! İmanlıyı katleden imansız ölür, tövbe etmezse. Kelime-i tevhidi dillendirene imansız diyen, imansızdır.
-
İman ve ikiyüzlülük aynı kalpte bir arada olmaz! Mümin, yılan deliğine iki defa parmağını sokmaz! Bizi aldatan bizden değildir! Hırs kaybettirir.
-
Allâh’ı hakikatinde bulmak için varolmuşken, bu yoldan uzaklaşan topluluklarda vicdan susar; sevgi kalkar; sen-ben kavgası başlar!
-
Sana, KARŞILIKSIZ, BEKLENTİSİZ Allâh ilmi sunulurken; hâlâ bedel ödeyerek dünyanı burada bırakıp gideceğin şeylerle dolduruyorsan, çok yazık!
-
Kılıçlar nefretle çekildiğinde kan dökülmesi kaçınılmaz olur! Allâh’ı gören, tahta kılıçla savunmuş kendini, şehid olmak için! Ehli anlar!
-
“Ne yana dönsen Allâh yüzünü görürsün” âyetini görmezden gelip; mümin kardeşine düşmanlık edip, yol kesenler, yolun sonuna gelmiş demektir!
-
Her bilenin yanılgısı olabilir, ilim (Kur’ân/hadis) yanılmaz! İlme uy! Âlim, duygularına tâbi olmaz! Âlime duygularıyla davranmak yakışmaz!
-
Zerre kadar insafın varsa, dur bir düşün! Allâh’a ermek için mi varsın, insanlarla kavga için mi? Tek affedilmez yanlış ŞİRKTİR!
-
İslâm’ın temel kriteri, her hâlukârda fâili sevmek, Hakk’a uymayan fiiline yüz çevirmektir! Severek, fiilinden yüz çevirmiyorsan şirktesin.
-
Mümin sevgiyle yaşar, inanmayan nefret ve öfkeyle! Kızarken bile sev! Sevdiğin için kız! Yaşamının temelini sevgi oluştursun. Sev ki sevilesin!
-
Vahşi aslan yalnızca acıktığında yer; medeni(!) insan her an daha fazlasına HIRSLA saldırır, her şeyi mubah görerek!