-
Akıl çözerek ayakta kalmaya çalışırken; Kalp, hissetmiş ve hedefe varmıştır! Aşk, kalbin hakikatine erme iştiyakıdır!
-
Ana konu, varlığın insan ve insansı olarak iki tür yaratıldığıdır. İnsan cennet, insansı cehennem için halkedilmiştir. Peki insan evrimle mi oluştu?
-
Kim ve ne olursan ol, ne hissedersen ve yaşarsan yaşa HADDİNİ AŞMA! Yaşanıp hissedilenler boyutu HAD’ler boyutudur. Zâtı itibarıyla münezzeh!
-
Allâh “insan”ı arzda/beden boyutunda “halife”liğini yaşaması için meydana getirmiştir. Bunu kavramadan yaşamadan gidenler, insansıdırlar. İnsansılar dünyada da âhirette de yanmaya mahkûm yaratılmışlardır, yapılarını oluşturan özellikler yüzünden. İman da edemezler Hakikatlerine… İnsansı, evrimle gelişmiştir. İnsan, evrimle gelişmiş insansı bedeninde, ruh nefhedilmesi ve tüm Esmânın talimiyle açığa çıkan HALİFEDİR. Ruhu açığa çıkaran âhseni takvim olarak yaratılan, insansı beynidir. Hayvanlarda ise ruh yoktur. Doğal beyin faaliyetleriyle yaşarlar.
-
Kendini Halife olarak hissedip yaşayanlar, Allâh ahlâkıyla yaşamak durumundadırlar, akıbetleri cennettir.
-
Konuşmadan önce kendini karşındakinin yerine koyup onun neden böyle konuştuğunu düşünmüyorsan bencil konuşuyorsun. Karşındakini hisset!
-
Kur’ân; insansı bedenindeki insana/halifeye kendi hakikatini bildirmek için uyarı olarak gelmiştir.
-
DünyaNda seni yakan şey, kabullerine ters düşen olay ve sözlerdir. Kabullerine ters düşenlerin tümüyle ergeç karşılaşacaksın dünyada/âhirette!
-
Seni sevenlerin sevgisinin, onlara varlığında yüzünü gösteren Allâh’a olduğunu fark edersen, benliğini aradan kaldırmış olursun.
-
Sevdiğinin gerçekte kim olduğunu fark etmemenin en büyük günahlardan olduğunu anlayabilsen! “Nereye baksan yüzümü görürsün” dediği hâlde!
-
Hoşgörüden HOŞ’u görmeye geçebilenlerin dünya kavgası biter! Yılanı, akrebi tabiatıyla hoş görmüyor musun? Her varlığa hak ettiğini ver!
-
Dünyada iki nedenden biriyle varsın Kurân’a göre… Ya HALİFE/İNSAN olduğunu hatırlayıp Allâh ahlâkıyla yaşamak üzere ya da bunun dışı istediğinle…
-
Âyet geliş nedenlerini bilmeyen, kulaktan dolma bilgi ezbercileri laflıyor, RUH BİLİNMEZ! Öyle mi?
-
Yaşadıklarının çoğu, yol ayırımındaki tercihlerinin sonucudur. Kimseyi suçlama! Yol ayırımında aklını kullan, uzun düşün. Zekânın oyununa düşme! Zekân kısa vadeli, anlık çıkarların için çözüm bulurken, aklın uzun vadeli kazancını hesapla sana doğruyu gösterir. Duygu, şeytanın olmasın!
-
Beyinin “hologram beyin” olduğunu hâlâ fark etmediniz mi?
-
Kararsızlık ve tereddütlerin insana nelere mâl olduğunu ancak iş işten geçtikten sonra anlarız ki telâfisi de olmaz maalesef!
-
Dinî kaynaklardaki mecaz ve metaforlara dayanan anlatımları birebir gerçek zannedip sonra da din; yaşam ve bilim gerçekleriyle bütünleşmiyor demek?!
-
Ruh, bir mânâsıyla esmâ özelliklerinin mânâları anlamına gelir ki, halifeliği bu meydana getirir.
-
Halife; Velî de olsa Rasûl de olsa neticede insan bedeninden açığa çıkan bir ilimdir, bir şuurdur.
-
Gözü kadarıyla bakıp, kulağı kadarıyla dinler, oluşmuş değer yargılarıyla hüküm vererek yaşar, insansı. Bakar, görmez; dinler, duymaz!
-
Sistem, “istetmek” üzeredir. Cenneti vermek isteyen, cenneti istetir. Malını satmak isteyen, onu istetir. Kadın süslenip giyinip, kendini istetir. Vermek istiyorsan, istetmesini bileceksin! Al, vereyim, dersen kıymeti olmaz, istemezler. İstet ki verebilesin. Hüner, istetmesini bilendedir.
-
Hadisleri inkâr edenlerin İslâm Dini’ni anlaması mümkün değildir. Sahih hadisler Kurân’ın en net açıklamasıdır. Hadisleri inkâr etmeyin!
-
Vicdanların sustuğu yerde konuşmak, abesle uğraşmak olur.
-
“İnsan” âlemlerden Ganî olan Allâh kuludur. Tüm mahlûkat Allâh Esmâsının kuludur.
-
Varlığı ve sistemi anlamak için en kolay yol, Tek’ten çoka bakmak suretiyledir.