-
O yokluk yoksulluk ortamında yaratılsaydın, bugünkü nimetlerin hangi biri elinde olacaktı çok çalışsan bile! Allâh’ın takdirini görmeyen kördür!
-
Her şey Yaratanın takdiri sonucudur! Seçimini yaparken kullandığın tüm argümanlar dahi Allâh’ın hibesi sonucu oluşmuştur. İyi düşün! Şükret!
-
Kurân’ı anlayamıyoruz çünkü pek çok konu misallerle metaforla anlatılmış, ama onlar bize reel gerçek olarak takdim ediliyor. (17:89)
-
Türkiye’nin yüzde 99 müslüman olduğu masalını bırakıp gerçeği görelim… Müslüman ama hiç Kur’ân okumamış! Dedikoduyla edinilmiş müslümanlık bilgisi! Müslümanlığı dedikodu yollu oluşmuş, anamdan dedemden imamdan şeyhimden duydumkiyle İslâm Dini hakkında hüküm verenler, kendilerini kandırır.
-
Uzun yıllarını İslâm Dini’ni anlamaya vermiş insanları eleştirecek kişilerin de en az onlar kadar bu konunun içinde olması gerekir.
-
Hayatını İslâm Dini’ni anlamaya vermiş insanların bazı temel noktaları gözden kaçırıp yanlış yorumlar oluşturmalarında hüküm Allâh’a aittir.
-
Herkes bizzat dinini Kur’ân ve sahih hadisleri ihtiva eden hadis kitaplarından öğrenip sorumluluğunu kendi sırtlanmalıdır. Zira olay, ferdîdir. Hiç kimse falanca beni yanılttı mazeretiyle âhirette kendini kurtaramaz! Mazeret âhirette geçersizdir, Kurân’a göre! Gerçeği bulmak zorundayız.
-
Bir Ramazan daha geçti! Mübarek oldu mu? Ne kattı, kazandırdı yaşamınıza? Neler değişti hayatınızda Ramazan bereketiyle ki bayram yapasınız?
-
Tüm takip edenlerimin Ramazan bayramının sağlık huzur afiyetle geçmesi ve gerçek Bayram olan Allâh rızasına ermeyi nasip etmesi niyazıyla!
-
Allâhım apaçık itiraf ederim ki her an her zerrem kudret ve ilminle açığa çıkmakta! Yaratanımsın her an yeni bir şanınla. Teslimim hükmüne!
-
Allâhım irsâl ettiğin Rasûlünün bildirdiklerinin tamamına yakînen şehadet ederek bundan sonraki tüm yaşamımda da bu şehadetin gereğiyle yaşat! İrsâl ettiğin Rasûlün bildirdiği Allâh’a, Kurân’ın tanımı doğrultusunda şehadet ederim, ölümsüz gelecekte takdirinden başka bir şey yaşanmayacak!
-
Senden insanlara bir şeyler ulaştığı süreçte yanında olanlara değil, herkesin senden uzaklaştığı süreçte yanında olanlara dostum gözüyle bak.
-
Verirken, kazandırırken elbette sevilirsin. Kedim de verirken seviyor. İsteklerine karşı gelip, taleplerine cevap vermediğinde sevenin ne kadar?
-
Allâh ile aranı açıp, arada perde olan düşmanını tanımak istiyorsan aynaya bak! O senin beşeriyetin ve beşerî duygularındır!
-
Kim olursan ol, girdiğin ortamın şartlarının sonucunu yaşarsın. İçine gireceğin ortamın şartlarını önce iyi düşün.
-
Yaşadığın her şeyin nedeni senden çıkanlardır. Başkasını suçlaman, kendini rahatlatmak içindir. Ama çözüm getirmez. Önce kendinde ara. Düzelt! İstediğin olmadığında/istemediğinin olduğu ilk anda senden otomatik olarak, olması gereken buymuş, düşüncesi açığa çıkarsa, olayı kavradın!
-
Ekspres trenler uzun yol içindir, küçük istasyonlara takılmaz! Hedefin Allâh ise, dünyalık meselelere takılman yolunu keser, zaman kaybettirir.
-
İyi düşünün, sistemde eşitlik gerçekten var mı? Adalet, Malik’el Mülk olan mülkün sahibinin mülkünü dilediği gibi dağıtmasıdır.
-
“Adl”; Allâh’ın herkese hak ettiğini vermesidir. Adalet; Allâh’ın kimi, ne için, nasıl, ne şekilde yaratmışsa onun hak ettiğini ona vermesinin adıdır.
-
İyi anlayalım: Allâh’ın seni sınaması demek, yukardaki ötendeki tanrının seni bir olayda imtihana sokup sonucuna göre bir şey vermesi değildir. Allâh’ın imtihanı demek, senden o olayda açığa çıkan, Hakikatin olan Allâh anlayışının gereği mi, yoksa beşerî kabullerine göre mi demektir. Her an iman sınavındasın. Ya Hakikatin olan Allâh Esmâsının şuuruyla senden açığa çıkar davranışlar, ya da beşeriyet kabullerine dayalı!
-
Sen kendine acıyıp merhamet etmiyorsan, başkasından da bekleme. Çünkü yararı olmaz. Kendine zulümden vazgeç önce.
-
Hayatta ve dahi garanti ediyorsan ölümü tattıktan sonra hiçbir şekilde pişman olmayacaksan, dilediğini yap! Sonra da yakınma!
-
Kendinin yapmadığını başkalarından da isteme! Mazeret de üretme! Mazerete sığındığında bil ki herkesin de bir mazereti vardır.
-
Kabulüne ters düşen şey yüzünden karşındakiyle kavga ediyorsun ya da en azından kötü görüyorsun. Sen onun şartlarında yetişseydin?
-
Nefret, gelişmemişliğin duygusal dışa vurumudur! Kimse şuurlu bir şekilde başkasına kötülük yapmaz. Ya akıl sağlığı sorunu ya da şartlandırılma sonucudur.