Avam (âmâ/kör), beşeriyet kabulüyle Ulûhiyet Kemâlatını görmekten perdeli yaşayandır. Velî, Ulûhiyet Kemâlatı seyri içinde seyreder âlemi.

Kabullerin ve şartlanmalarından ibaret olan varsayım benliğini kurban kesmedikçe mutlak BEN yaşamı Zâhir olmaz, beşerden gayrını göremezsin.

Allâh’a erme işi, korkularının esiri olup gururuyla yaşamaktan vazgeçemeyen benlik sahiplerinin işi değildir. Kıyamazsan başa cana uzak dur!

Kurban kesme sünnet mi vacip mi tartışmaları Rasûlullâh’ın (sav) âhirete intikâlinden çok yıllar sonra başlamış yorumlara dayanır. Kalbe sor!

“Rabbim Allâh” diyebilenin varsayım benliği yok olur, şirk biter, beşeriyet kabulleri sıfırlanır. Aksi şirk ile yaşamdır. Allâh kurtarsın! (Nisa:48)

Yapacağınız en hayırlı iş nedir bilir misiniz? Kurân’dan dilimize yerleşmiş “ŞİRK” kelimesinin gerçek anlamını öğrenmek! Şirk, ateştir!

Bayramınız mübarek olsun diyorum, tüm iman ehline. Allâh indîndeki bayram kavramını yaşamayı nasip etsin cümle mümin kardeşlerimize.

Rum Sûresinin 57. âyeti ne demek istiyor, hangi konuda nasıl bir tespitten ve uyarıdan söz ediyor? “Ölenin kıyameti kopmuştur” hadisine göre düşünsek?

TÜM ANNE-BABALARA UYARIM: Çocuğumuz çok akıllı olacak diye ellerine bebek yaşta verilen elektronik cihazlar onları bağımlı yapıyor.

Elektromanyetik bağımlılığı en müsamalı, fakat çok zararlı bir bağımlılıktır. Elden uzaklaştırılamayan cihazlar bunun açık göstergesidir. En başta unutkanlık, sürekli yorgunluk hissiyatı, gerginlik, hatırlayamama sorunları; sürekli elektromanyetik etkilerin sonucudur kanısındayım.

İnsanlar birinde kendilerinde olmayan enteresan algılar görünce onu hemen velî veya maneviyâtı kuvvetli kişi sanıyorlar. Hele dinî kişi ise… Oysa kişideki bu özellikler beyinin farklı açılımlarından ya da cinnî ilişkilerinden kaynaklanabilir. Asla velâyet işareti değildir. Velâyet hâli yalnızca vahdet yaşantısı sonucu kişide açığa çıkan bir hâldir ki, kerâmet göstermesi de gerekmez. Velî, olağanüstülükler göstermez. Avam olağanüstülükler peşinde koşar. Velî, Allâh’la yaşar, Allâh yeter ona. Ne korkusu kalmıştır ne onu mahzun edecek olay. Kavgasız insandır.

İnsanlardan çıkan çeşitli olağanüstülükler Allâh Esmâsı çeşitliliğindendir. Dinlidede oluşur dinsizde de! Siz yaşantıya bakın. Tutkulu mu? Tutkululuk Allâh ile yaşayamamanın sonucudur. Velîde tutku olmaz. Korkuların çoğunun arkasında da tutku vardır! Kaybetme korkusu, tutkudandır.

Ya YENİLEN ya da ELEN! Allâh sisteminde acıma ve mazeret yoktur! Bu gerçeği fark edemezsen yanmaların bitmez!

Aslı HU nesli HU; denmiş ama cins cinsi çeker, de denmiş! Çekildiğin cinsindendir, çektiğin cinsindendir. Her kuş sürüsüyle uçar; kimlerlesin?

Başkasının hakkını yemek, gasp etmek büyük suçtur çok zararlıdır, bundan vazgeçin. NİYE? Çünkü esas zararı ona değil, kendine verirsin!

Başkasının hakkına el koyan insanlığını yitirip hayvanlaşır! Hayvanlaşma diye, mesh olup maymuna dönme diye, önce karşındakini düşün, denmiş.

Benim olsunların düşüncesinin en büyük zararı “benim hücresine” hapsolmaktır! Sen, benimler hücresine sığmayacak sınırsızın açığa çıkışısın!

Varlıkta her an dilediğini yaratan iken Allâh, dilediğini yaratanı görmemek körlüğüyle yaşamak sonsuz yangınları yaşatır. Şirk körlüktendir!

Ayağın 43 numara iken 41 numara ayakkabıyla dolaşırken çektiğin sıkıntı, acı, ızdırap neyse Hakikatini hissetmiş insanın kabulleri de odur!

Bütün kabullerin temelinde “BENİM”lerin vardır. Cehennem, “benim”lerinden arınma yaşantısı sürecidir. Allâh “benim”lerinden arınmayı nasip ede!

ALLÂH’a ŞİRK KOŞUYORSAN “BENİM”lerinle nasıl bir sonuçla karşılaşırsın? Niçin şirki bağışlamaz? Şirk, “bir ben varım bir de Sen varsın” demektir. (Zumer: 65 ve Nisa: 48)’i oku.

“O her An yeni bir Şandadır.” An an’dan kopuk değildir. An, an üzerine inşa olur. Sünnetullâh bu şekilde Zâhir olur.

Benlikten soyunmamış olan hiçliğini yaşayamaz. Hiçliğini yaşamayanda heplik muhâldir. Hepliğin Zâhir olmadığı NOKTAda “tek kare resim” seyri olmaz.

Kişinin yaratılışında olmayanı ondan beklemek ve istemek kişiye zulümdür. Kimi yaşar, kimi yaşayanın dedikodusuyla tatmini arar!

Fikir sahiplerinin dedikodusuyla ömür tüketmek için yaratılmışa, ne dersen de yaşamında bir şey değişmeyecektir. Sen keyfine bak!