Çünkü bildin müminin kalbinde beytullâh var
Niçin izzet etmedin ol evde ki Allâh var
Her ne var Âdem’de var Âdem’den iste Hakk’ı sen
Olma iblis-i şâki Ademde sırrullâh var
Pes ene-i hak defterinden al sebk ey zât-ı hak
Dem be-dem bâtıl tasavvur etme Hakkullâh var
Yılda bir kez hac olursa Kâbe’de ey hacegân
Gir gönüller kâbesine nice haccullâh var.
Zahidin dilinde zikri var ise çün lâ ilâhe
Âşıkı sâdıkların kalbinde illâllâh var.
Pehlivandır sol kişi ki nefsini katleyledi
Hep erenler meclisinde ana eyvAllâh var
Kimseye ta’netme ey dil sırrı Hakk’a vâkıf ol
Cümle eşya nûr-u haktır sanma gayrullâh var
Kenz-i mahfidir hakikat ey Nesimi ebsem ol
Sırrını fâş etme bu yolda çok gümrâh var
NESİMİ
Dil penâh-ı Kibriyâ’dır yıkma gönlün kimsenin,
Genç-i esrar-ı Hüda’dır yıkma gönlün kimsenin.
Zât-ı kudretle yapılmış Sun-i Mevlâdır gönül
Mülk-ü Hak dâr-ül bekadır yıkma gönlün kimsenin.
Kalb-ı mümin beyt-i Rahmân Haccı ekber andadır,
Secdegâh-I Mustafa’dır yıkma gönlün kimsenin.
Ey Nesimi kendi vahdat hanesidir bu gönül
Cilvegâh-ı evliyadır yıkma gönlün kimsenin.
NESİMİ
Bende sığar iki cihan, ben bu cihana sığmazsam;
Cevheri lâ mekân benem, kevnü mekâna sığmazsam!
Arşı ferşi kâf’u nun, bende bulundu cümle çün;
Kes sözüni uzatma kim şerhü beyana sığmazam
Kevnü mekândır âyetüm, ZÂT’a gider bidayetüm;
Sen bu nişan ile beni bil, ki nişana sığmasam!
Kimse gümânu zann ile, olmadı Hak ile biliş;
Hakk’ı bilen bilür ki, ben zannı gümâna sığmazam!
Sûrete bâhu maniyi, sûret içinde tanı kim;
Cism ile can BENem velî, cismü cana sığmazam!
Hem sedefem hem incüyem, Haşru sırat esenciyim
Bunca kumaşa raht ile, ben bu dükkana sığmazam!
Genç-i nihan benem ben, uş, yani iyan benem ben uş;
Cevheri kân benem ben uş, bahre ve kane sığmazam!
Gerçi muhiti a’zamem âdem adumdur âdemem,
Dâr ile kün fe kân benem, ben de mekâna sığmazem!
Can ile hemcihan benem, dehr ile hemzaman benem,
Gör bu lâtifeyi kim, ben dehrü zemana sığmazam!
Encüm ile felek benem, vahyi bilen melek benem,
Çek dilünü ve ebsem ol, ben bu lisana sığmazam!
Zerre benem, güneş benem, çâr ile pencü şeş benem
Sûreti gör, beyan ile bil kim ben bu sana sığmazam!
Zât ileyem sıfat ile, Kadr ileyim Berat ile;
Gül şekerim nebat ile, beste dehana sığmazam!
Nar benem, şecer benem, Arş’e çıkan Hacer benem,
Gör bu adın zebanesin, ben bu zebana sığmazam!
Şems benem, kamer benem, şehd benem, şeker benem;
Ruhi revan bağışlarım, ruhi revana sığmazam!
Gerçi bugün Nesimi’yem Haşimi‘yem Kureyşi’yem;
Bundan uludur âyetim, âyetü şana sığmazam!
NESİMİ
Ben tende canım, hem canda cânân
Sûrette kulum, mânâda sultan
Fer içre görüp sanma ki ferim
Aslıma aslım, el’An kemâkân
Zât ile zâttan zât ile daim
Esmâ yüzünden göründüm insan
Şeklimde zâtım her kim ki görmez
Can gözü yoktur kördür o nâdan.
CEMÂLEDDİN UŞŞAKİ
Eyâ nakşı ko, nakkaşı ara bul
Onunla dopdoludur hep, ara bul!
Ne kim var birini bigâne sanma
Bu eşyanın kamûsun, aşina bul!
Bakagör bir göz ile cümle şey’e
Görünende ne ağ-u ne kara bul
Verip Hakk’a her işi, çık aradan
Yürü sen de ne havf-u ne rica bul!
Edip kahr ile lütfu şey’i vâhid
Ne sen sende sefa ve ne cefa bul
CEMÂLEDDİN UŞŞAKİ