“Hû” İsmiyle İşaret Edilip, Fark Edilmesi Gereken Gerçek
Arapça’daki “HÛ” kelimesi, varlığın özündeki bir boyutsal öteliğe işaret eder; niteliksiz ve niceliksiz bir yolla!
“HÛ”nun mânâsı; “çokluk” görüntüsünün ardındaki, Öz’deki Teklik boyutudur. Hatta… “HÛ” ismi, “Nokta”nın var olduğu Ahadiyete işaret eden isimdir!
“HÛ” ismi, cüzün özündeki Teklik boyutu değil mi?..
İşte O, Teklik boyutu, her an birimlerdeki tasarrufu oluşturmakta... Oluşumun kaynağı O!..
Yani, şu parmağımın ucundaki hayatiyet ve canlılık, koldan gelen damarların getirdiği enerji ve kan ile kaîm!.. Bu parmağın hareketini, bu hareketi, koldan gelen hareket simgesinin neticesi oluşturuyor. “HÛ” kelimesinin mânâsı bir anlamıyla “O” demektir!.. Bir diğer anlamıyla da “Zât’ın hüviyetine” işaret eder.
Bu gözümüzle gördüğümüz her şey, “zâhir” kelimesi kapsamına girer... “Bâtın” dediğimiz şey de, bu göz ve kulakla, beş duyuyla algılayamadığımız her şey!
Bunların, sana göre tümü, “O”dur!.. Yani, bunların hepsi de -ki bu çokluk kavramı sana göredir- “O” dediğin varlıktır! Yani, “HÛ”!.. Düşünmeye çalışalım…
“Ben” dediğimiz özümüzü fark etmeye çalışalım… Maddenin özüne yönelip “zoom”lama yapalım...
Molekül-atom-nötron-nötrino-kuark-kuanta boyutlarına inip, düşünebildiğimiz her şeyi parçacık-dalga boyutunda hissetmeye zorlayalım kendimizi…
İşte bu yaptığımız, bir boyutsal “zoom”lama veya “Mi’râc”tır! Şunu fark edelim ki;
Bize göre sonsuz olan evren, bir anda, “nokta”dan var olmuş bir açı, “<”! Sonsuzluk düzleminde, bir noktadan meydana gelmiş bir “<” -açı-! “Evren” kelimesiyle ya da “evren içre evrenler” tanımlamasıyla anlattığımız her şey bu açıda –“<”- yer almakta!.. Bu “<” açı ve dayandığı “nokta” ise, anlarından bir andaki yaratışı “HÛ” ismiyle işaret edilenin!..
Sayısız “an”lardaki, sayısız “nokta”lardan, yalnızca bir “an”daki bir “nokta”dan yaratılmış “evren içre evrenler”den birindeyiz!..
“İnsan-ı Kâmil” ya da “Hakikat-i Muhammedî” isimleriyle işaret edilen ise o “nokta”dan var olan varlık! “NOKTA” ise bir “nükte”!.. Sayısız “nokta”ların Hâlık’ı olup; “nokta”lar, indînde, “nükte” olan “HÛ” adıyla işaret edilen!.. İlminde, “nokta”dan yani heyulâdan yarattıklarını, hayal hammaddesiyle var kılan “HÛ”!.. Ve bütün bunlardan “ĞANİYY” olana işaret eden, “HÛ”!.. İşte “HÛ” ismiyle işaret edilip, müslümanların fark etmesi istenen Hakikat!..