3. Baskı İçin Önsöz
Günümüzde konuşulmayan, anlatılmayan ve kitaplarda bulunmayan birçok hususu, düşünebilen beyinler için bu kitapta açıklamıştık. Tamamen Kur’ân-ı Kerîm ve hadîs-î şerîf’lere dayanan bu gerçekleri, sadece şartlanmalarına uymadığı için, hiçbir delilleri olmadığı hâlde reddeden tefekkür kabiliyeti noksan kişiler haricinde çok büyük ilgi gördü. Başarımız Allâh’ın lütfundandır.
Bu arada bazı soruların cevaplarını bilvesile kısa kısa burada vermek istiyorum;
1. Gayem kişisel şöhret, isim yapmak olmadığı için kitaplarımda sadece ilk iki adımı kullanıp, soyadımı yazmıyorum.
Allâh dilemişse, bundan sonra Hakk’ın ihsan ettiği ilmi gene kitaplar vasıtası ile halkımıza sunacağız.
2. Allâh ilminin dünyalık elde etmek için kullanılmasını tasvip etmiyoruz.
Bu ilmin telif hakkı bizim görüşümüze göre kesinlikle olmaz. Çünkü “Buhari”deki bir hadise göre;
“Karşısındakine Kur’ân okumasını öğreten kişinin, hediye olarak Allâh yolunda savaşta kullanmak üzere bir yay almasına Hz. Rasûlullâh karşı çıkmış ve alınırsa bu yayın kıyamette ateşten bir yay olarak, alan kişinin boynuna geçeceği” belirtilmiştir.
Bu sebeple din ilminin ne şekilde olursa olsun karşılıksız verilmesi düşüncesindeyiz.
Bu sebeple diyoruz ki; dileyen herkes kitaplarımızı orijinaline uygun olarak, hiçbir değişiklik yapmamak kaydıyla, dilediği kadar bastırıp dağıtabilir ve satabilir.
3. Güneş’in gelip Dünya’yı kuşatacağı ve Dünya’nın içinde bir su damlası gibi buhar olacağı; hadiste belirtildiği hâlde, sırf bugüne kadar bu gerçeği duymadığı için reddeden, haset ehline ne cevap verelim bilemiyoruz.
“Güneş’in nûrunun alınması” âyeti ise, daha sonraki safhada Güneş’in büzülüp nötron yıldızı hâline gelmesine işaret etmektedir.
Unutulmamalıdır ki, bütün bu safhalar milyonlarla sene alacaktır. Sadece “Sırat” denilen Dünya’dan ruhların kaçış süreci bir hadise göre üç bin senelik yoldur.
4. Hazmedilemeyen bir gerçek KADERİN hakikati!.. İşte âyetler ve hadîs-î şerîfler!.. Eğer bütün bu anlatılanlar hâlâ gerçeği idrak ettiremiyorsa, artık bizim de ilave edecek sözümüz yok.
Ahmed HULÛSİ
20.5.1988
ANTALYA