Bu âyetleri okumak, bildiğiniz gibi kelimeleri tekrar etmek demek değil! Anlamını idrak etmek!..
Böyle olunca, insan ister istemez Deccal’in şerrinden kendisini korumuş olur... Ayrıca... Biiznillâh, ben hayatta olursam, onun Deccal olduğunu size fark ettirir ve dinlerseniz beni, şerrinden sizi koruyabilirim. Çünkü benim görevim; tanrı kavramının yanlışlığını ve geçersizliğini açıklamaktır...
Soru
− “Bugün için “Hamidiyet” mertebesinin; kıyamet ve sonrası için de “Mahmudiyet” mertebesinin mazharı olan Hz. Muhammed” cümlesinden ne anlamalıyız? Hamidiyet ve Mahmudiyet’in farkı nedir, kıyametle ilişkisi nedir?
Üstad
− Hamid ve Mahmud kelimelerinin anlamlarını Elmalılı Hamdi Yazır’ın tefsirinde okursanız ilgili bölümde, bu sorunun cevabını orada bulursunuz... Burada ona giremem...
Soru
− Bir hadiste: “Deccal en büyük yalancıdır...” diyor... Niçin?
Üstad
− Bir mahlûkun, bütün yaratılmışları vareden bir TANRI olduğunu iddia etmesinden daha büyük yalan olabilir mi?..
Soru
− İstanbul’dan soruldu; Allâh soyut mu somut mu?
Üstad
− Algılayana GÖRE, soyut ve somutluktan söz edilir!.. ALLÂH İSMİ İLE İŞARET EDİLEN için soyut veya somut gibi kavramlarla söz etmek mümkün değildir!
ALLÂH; “TEK”tir... “AHAD”dır..
Soru
− Diğer bir hadiste: “Deccal şehrime giremez!” diyor... Bu, Medine şehri için: “İbrahim Mekke’yi haram kıldığı gibi ben de Medine’yi haram kıldım... İbrahim’in Mekke’ye yaptığını ben Medine’ye yaptım” buyuruluyor... Ne demek?..
Üstad
− Burada çok büyük bir UYARI var gibime geliyor... Bence üzerinde durulması gereken taraf, Mekke veya Medine olayı değil; İbrahim’in ve Rasûlullâh Muhammed Mustafa’nın YAPTIĞI olmalıdır!.. gibime geliyor...
Soru
− Deccal’in oluşmasında etken olacak kozmik etkileri dikkate alarak, ne zaman ve nerede geleceğini hesaplamak mümkün mü?.
Üstad
− Ben astrolojiden fazla anlamam... Ama Neptün’ün Kova burcunda olduğu bir süreç içinde olabilir diye kulağıma ilişmişti... Neden böyle olabilir, bunu astrolojiyi iyi bilenlere sormak gerek sanırım...
Soru
− N....hanıma mı?
Üstad
− Belki bu konuda bir fikri olabilir!!?
Soru
− Kurân’da birçok âyette sabrı tavsiye var... Ancak Efendimiz, sabır isteyen birine... “Allâh’tan belâ istedin...” demiştir... Hem tavsiye var, hem de tavsiyeye uyana uyarı var... Biraz açar mısınız?..