3 Şubat 1998
Soru
− Bir kişi eğer, kendisine sıkıntı veren bir olaya Hakk’tan geldiğinin idrakı ile değil de, içinde bulunduğu koşullar nedeniyle zorunlu olarak sabrediyorsa veya hoşgörüyle karşılıyorsa, ve bu durum onun bir süre sonra bu olayın kaydından kurtulmasını sağlarsa, söz konusu durum kendisine ölüm ötesinde bir arınma sağlar mı?
Üstad
− Evet!
Soru
− Zihinsel ve bedensel tüm faaliyetler aynen ışınsal bedende bellek dalgalarına aktarıldığına göre; 120. günden itibaren rahimde yaşanılanlar ölüm tadıldıktan sonra hatırlanacak mıdır? Ve nasıl değerlendirilecektir?.. Teşekkür ederim…
Üstad
− Yorumsuz olarak bir film seyreder gibi...
Soru
− Bu boyutta yaptığımız arınma çalışmalarını mevcut %5-6-7 gibi kapasitelerle yapmaya çalışmaktayız... Boyut değiştirdiğimizde yani ölüm ötesindeki süreçte yeni bir kapasite gelişmesi olmayacağına göre arınma yani nârî bedenden nûrî bedene geçiş nasıl olacak?..
Üstad
− Bu yüzde, bilgi kapasitesidir... Beden kapasitesi değil... İkisi ayrı şeylerdir...
Soru
− Bir hadiste geçen “Cennetteki uzun boylu adam İbrahim’dir...” sözündeki “uzun boy”dan ne kastedilmektedir Üstadım?
Üstad
− Hakikate yakîn elde etme!..
Soru
− Ankebût Sûresi’nin 67. âyetinde “haramen eminen” diye geçen ifadeyi birçok meâller “Mekke şehri ya da Kâbe çevresi olarak” değerlendiriyorlar. Mekke şehri veya Kâbe çevresi hırsızlık, tecavüz hatta işgal olaylarına sahne olduğuna göre, “Haramen eminen”den ne kastediliyor?.. Açıklar mısınız Üstadım... Teşekkür ederim.
Üstad
− Kâbe, Hakikati temsil eder; ve “o hakikati yaşayanların çevresi emin bölgedir insanlar için”de... gibi anlıyorum...
Soru
− “AKIL ve İMAN” kitabında; “Varoluş mertebelerinde birçok varlığın kendi görevlerini yapmaları veya imtihana tâbi tutulmaları Cinler aracılığı ile olacaktır” denilmekte. Konuyu biraz açar mısınız? Teşekkürler.
Üstad
− Somut âlemin en lâtif sûretleri olarak cin denen sınıf, kendinden kesif olan tabakadakilerin en büyük imtihan aracıdır...
Soru
− “Aşk” nedir?..
Üstad
− Fıtratında olup, kendinde bulamadığını bulduğun yere kapılmandır...