Cevap
− Evet Üstadım, sistemdeki yerini bilebilmek...
− Titanic’in içinde; aldığımız ilimle diğer insanlara göre 1.sınıf olarak seyahat ettiğimizi düşünürken; eğer bunları yaşama geçiremezsek, bir gün sistem gereği gemi batacak ve bizde herkesle birlikte boğulup feci şekilde can vereceğiz! Ve yazık olacak o ilmimize! Hakikaten çaba harcıyoruz öğrenmek için...
Üstad
− Sohbethanedeki filmi seyretmeye gelen konuk arkadaşlarımızın film hakkında bir değerlendirmeleri olmayacak mı acaba?..
Malûm biz bu sohbeti sadece 3-5 kişi için yapıyoruz ya!!!
Böyle giderse, listeme sadece sohbete aktif olanların numarasını koyup, diğerlerini “ignore” listesine alabilir ve sohbeti birkaç kişiyle devam ettirebilirim...
Cevap
− Olağanüstü... Bir de fark edebilsek...
Üstad
− Nedir olağanüstü olan..?
Cevap
− Senaryo Üstadım...
Üstad
− “ALLÂH”ın dahi yapamayacağı iş vardır!.. demiş bir bektaşi...
Saldırmışlar üstüne müslümanlar; boğazına sarılıp; sormuşlar...
“Söyle ulan, neymiş o “ALLÂH”ın yapamayacağı iş?.. Kâfir-zındık, mel’ûn!..”
Bektaşi tık nefes, zor duyulan bir sesle konuşabilmiş:
“Kudreti yetiyorsa, beni mülkünün dışına atsın!.. ”
“Allâh ahlâkı”yla ahlâklanmış olanların gücü neye yeter ki acaba?..
Cevaplar
− Değerlendirme yapabilecek durumda değil, sadece âciz olduğumuzu biliyoruz...
− Sistemdeki işleyiş düzenine göre bize bildirilenleri, ne için bildirilmiş bunu sorgulayarak; ve tatbikinin bize getirisini idrak ederek yaşama geçirmek gerekir diye düşünüyorum... Yeni katılmaya başladığım için adapte olmaya çalışıyorum...
Üstad
− Peki dostlar, sabır ve tahammülünüz için hepinize takdir ve teşekkürlerimi sunar; hepinize iyi uykular ve ardından hayırlı sabahlar dilerim... Hoşça kalınız!..