− Hazırlığım hiçbir zaman yeterli değil!.. Yeterli olduğunda da zaten ben bu dünyada olmayacağım...
− Ne kadar çabalayıp stres yapsam da, olaylar bir mükemmellik içinde; bence, iyi veya kötü gelişiyor. Kontrol etmeyi bırakıp, rıza gösterip, dünya işlerini dua ile Allâh’a havale edip, ben yangından yüksek bir percentage sahibi bilinç ile geçmeyi hedefliyorum inşâAllâh...
− Kendimi hiç hazır hissetmiyorum... Elimi ateşten çekmekte çok zorlanıyorum... Ama hâlâ canım yanmasına rağmen elimi çekebilmiş değilim...
− Ben de hazırım ama Üstadım, gün içinde yaşarken ölüm ötesini düşündüğüm pek söylenemez. Ben gün içinde yaşarken kendi özelliklerimi fark ediyorum...
Üstad
− Zorunlu gidişe; hazırım desen ne yazar, hazır değilim desen ne yazar?..
Önemli olan vicdan huzuruyla “hazırım” diyebilmek; elimden geleni yaptım, başka da yapabileceğim bir şey kalmadı diyerek gitmeye hazır olmak!..
Cevap
− Gitmek istemiyoruz. Girebildiğimiz her chat bizi daha donanımlı yapıyor...
Üstad
− Demek hazır değilsiniz gitmeye!..
Cevaplar
− Hiçbir zaman da olmayacağız...
− Kendimi yokladım; biraz panik, biraz korku ve şaşkınlık gördüm kendimde... İlk kez sevgiliyle buluşma hâli gibi bir şey!.. Sarsan bir heyecan ama yine de gidiyorsun seke seke...
− Şu anda Azrâil gelse 5 sene sonra mı şimdi mi canını alayım diye sorsa şimdi derim Üstadım...
Üstad
− Ben de üç gün önce Hac’dan dönseydim, elbette öyle derdim...
Cevaplar
− Hazırlıklı olmak da nasip edildiği miktarda olur… Gün içinde geleceğe yönelik pek planım olmuyor, adımlarımda hep adaletli olmaya çalışıyorum ki kul hakkı taşımayayım. Takdiri değiştiremeyeceğimize göre; hazırız veya değiliz demek yerine, olabildiğince ölüm ötesine hazırlanmayı idrak ederek bu dünyayı değerlendirmek gerek.
− Her an, yaptığım her şeyi “Mükemmel” yapıyor olmam gerek... Öyleyse “başka yapabileceğim” şeyler gerçekten var mı, Üstadım?..
Üstad
− Her an yaptığının yönünü tespit senden çıkıyor ya A…!
Soru
− Her chat gününün ertesinde, öğrenebildiklerimi hayatımıza uygulamaya çalışıyorum, ölüm hiç aklımdan çıkmıyor ama vâdem ne kadarsa benim için, en hazır ve tekâmüllü olduğum zaman, o zamandır sanıyorum; yaptığım çalışmaları da hiç yeterli görmüyorum… Ona da razıyım… Nasibim ne ise o kadarı oluyor...
− Biz galiba her an ölüyor ve her an yeniden diriliyoruz...
Üstad
− Chatte öyle oluyor galiba... Çünkü dediğin gibi görüyorum sizleri...
Cevap
− Bir an önce yapılanların sorumlusu ben değilim... Çünkü artık ben o ben değilim...