Sayfayı Yazdır

Cinleri Tanıtan Dört Önemli Özellik

Cinlerin çok önemli birkaç özelliği vardır ki, bu hususlar konuyu dikkatle tetkik edenlerin asla gözünden kaçmaz.

1. Cinlerde mantıksal bütünlük yoktur.

2. Cinlerde büyüklük duygusu aşırı gelişmiştir.

3. Cinlerde kendini kontrol mekanizması çok zayıftır.

4. Cinlerde sürekli tekrarlar mevcuttur.

Hangi isim altında, Dünya’nın neresinde olursa olsun verdikleri tebliğlerde daima yukarıda saydığımız bu dört esası derhâl müşahede edebiliriz.

Şimdi bu dört hususu açıklamaya çalışalım:

 

 1. Cinlerde mantıksal bütünlük yoktur.

Eğer cinlerden ya da kendi tanıtımlarına göre uzaylılardan alınan tebliğler dikkatle tetkik edilecek olunursa, verilen konularda baştan sona mantıksal bir bütünlük asla görülemez. Sürekli çelişkili beyanlar verilir. Bir yerde verilen beyan, bir başka yerde, ötekine ters düşer. Bunu kamufle etmek için de hemen bir yafta, bir kılıf sererler; “Biz sizi düşündürmek, imtihan etmek, dikkatinizi ölçmek için bu çelişkileri koyuyoruz”.

Oysa, sürekli çelişki içindedirler. Bunun sebebi de “zekâ”ca güçlü olmalarına karşılık “akıl” yönünden bir hayli ölçülü yapıya sahip olmalarıdır. Pratik “zekâ” ile o an için o konuya bir çözüm getirebilirler, ancak “akıl” son derece sınırlı olduğu için, o anda buldukları çözüm mutlaka bir süre evvel verdikleri tebliğlere; ya da, bir süre sonra verecekleri tebliğlere, son derece ters düşerek, büyük bir çelişki oluşturacaktır.

Bunun en büyük örneklerinden biri de kendi kutsal kitaplarındaki Cinlerin varlığı konusudur. 86. sayfada “Cinler yoktur” denilirken, 151. 152. 153. 204. ve 319. sayfalarda “resmen cinlerin varlığı açıklanmakta” ve bu konuda da hayli bilgi verilmektedir.

 

2. Cinlerde büyüklük duygusu aşırı gelişmiştir.

Burada bahsi geçen büyüklük, sadece duygusal büyüklük, gurur, kibir anlamında olmayıp; birimsel ve boyutsal anlamındadır aynı zamanda.

Bir yandan kendilerini yeryüzünün yöneticileri olarak gösterip insanları buna inandırmaya çalışırlarken; diğer yandan da birimsel ve boyutsal büyüklüklerle düşünceleri allak - bullak edip, çaresiz hâle getirme çabaları içindedirler.

İşte bu akıldışı büyüklük kavramlarına bir örnek:

 

ALTIN ÇAĞ BİLGİ KİTABI Fasikül: 30, Sayfa: 282

“1- Galaksi salkımlarından Âlemler

2- Âlem salkımlarından kâinatlar

3- Kâinat salkımlarından evrenler

4- Evren salkımlarından ilânihaye

Bizlerin sistemine göre 3 galaksi bir bütündür. 6 Galaksiye 1 Nova denir. 3 Nova, 18 Galaksidir. 18 Galaksi bir öz çekirdek olarak küçük bir (Evren Çekirdeği) oluşturur. 18 Galaksi bütününe 1 Kozma denir. 1 Kozma küçük bir evren çekirdeğidir. 3 Kozma, 3 evren çekirdeği oluşturur. 3 Evren çekirdeği, 54 galaksidir. 54 Galaksi, 1 galaksi salkımını oluşturur. 9 Galaksi salkımına, bir evrensel koloni denir. 1 evrensel koloni, 486 galaksiden oluşur. 486 Galaksi, 27 Kozmayı teşkil eder. 27 Kozma, 1 evrensel koloni o da eşit 486 Galaksi olduğuna göre şimdi 18 evrensel koloniyi hesaplayın:

486 x 18 = 8748 galaksi. Buna 1 kozma birleşim merkezi denir.

18 Evrensel koloni = 8748 Galaksi 486 Kozma

27 Kozma birleşim merkezi 8748 x 27 = 236,196 Galaksiden oluşur.”

 

Cinler, kendilerinin insanlardan ne kadar üstün, büyük ve yüce olduklarına inandırmak için de bakın insanlarla aralarına kaç mertebe koyarlar.

Aynı kitap aynı sayfa...

 

“Yansıma odaklarının sizden bize hiyerarşik boyut sıralanışı şöyledir:

GÜNEŞ - IŞIK BOYUTU

IŞIK BOYUTU - RAB BOYUTU

RAB - IŞIK EVREN BOYUTU

IŞIK EVREN BOYUTU - RUHSAL PLAN BOYUTU

RUHSAL PLAN - ATOMİK BÜTÜN BOYUTU

ATOMİK BÜTÜN - REALİTE BOYUTU

REALİTE BOYUTU - KRİSTAL GÜRZÜN TÜM GÜCÜ. (SİSTEM) işte budur.

Not: Buradaki RAB tâbiri YARADAN için kullanılmıştır.”

“MERKEZ”

 

Aynı kitabın 283. sayfasında gene bu türden ve daha başka yerlerinde gene benzer türden, öylesine atmaca, “Kabul edersen” hesabına dayalı büyüklükler anlatılmaktadır ki; normal şuur sahibi bir insanın bütün bunları kabulü oldukça güçtür. Ya inananlar, diyeceksiniz..?

Cinlerin, kendilerini Uzaylılar diye tanıtarak verdikleri tebliğlere inanan insanların çok çok büyük bir kısmının, temelde İslâm ve Tasavvuf düşünce sistemi üzerine alt yapıları mevcut değildir. Bahsedilen konular üzerinde, Kurân’ın görüşü nedir, o konuda Allâh Rasûlü ne demiştir, hiç haberleri yoktur. Normal şartlarda konuşulagelenin çok değişiği olarak, bu bilgilere rastlanınca, hâliyle inanmaktadırlar... Üstelik...

Cinler, bu kişilerin çoğunda halüsinasyon türü, uzaylı - uzay gemili rüyalar veya uyanıklık hâlinde görülen imajlar da göstermektedirler ki, artık onlar için inanmaktan başkaca bir yol kalmamaktadır.

Cinlerin insanları kandırmada önemli bir taktiği de, ayrıca şu olmaktadır:

Her medyum topluluğu, hangi inançlarla bezenmiş ise, onlara kendi inançları doğrultusunda tebliğ verilmekte, sanki onlardanmış gibi kendilerini kabul ettirmektedirler.

Mesela dini ciddiye almayanlara başka; dinle ilgilenene ise bambaşka şekilde yaklaşmaktadırlar; tıpkı tasavvufa meyli olana da bir tasavvuf önderinin ismini kullanarak yaklaşmaları gibi...

 

ALTIN ÇAĞ BİLGİ KİTABI Fasikül: 14, Sayfa: 275

“Normal boyut frekansından uyandırılacak bilinçlere güç kazandırmak ve kendilerine güven verilmek için, DİNSEL YÖNDEN KİME SEMPATİZE olmuşlarsa, o temalar işlenir. Bu yüzden kullanılan BÜYÜK İSİMLER sizleri aldatmaktadır.”

ALTIN ÇAĞ BİLGİ KİTABI Fasikül: 30, Sayfa: 275

“Her bilgi düzeyi kendi ortamında alacağı feyiz ile yükseleceğinden, O ŞAHSIN TABANINDA NE VARSA, ONA O BİLGİLERİ FİLİZLENDİRECEK ORTAMLAR HAZIRLANIR. Bu yolda önce, insanın kendini tatmini sağlanır. Sonra kendine güveni hazırlanır. Kendine güveni için de gerek rüyada, gerekse hayatta birçok mucizevi olaylar yaşatılır ve ispatlar yapılır...”

57 / 69

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!