“M”si olmayan şöyle demişti:
“Dünya-N-ızdan bana üç şey sevdirildi”!
Cehennem ateşinin yakmaması, kişinin “M”sinden arınmasıyla mümkündür!
“Nokta”sındaki kudreti yaşaması “M”sizliğiyle başlar!
“EviM”, “arabaM”, “bedeniM” türü bilinci bürümüş tüm “M”ler, sayısız perdelerden bir perdedir!
“M”lilerin dünyası ise yalnızca bir “oyun ve eğlence” ortamından başka bir şey değildir “nokta”larındaki kudret ile yaşayanlar için...
Bu yüzden de, “dünyaN” vardır onlar için...
Sayısız Esmâ özelliklerinin açığa çıkması için yaratılmış “M” kullukları!
Elbette örtülmeli “Nokta”daki kudret bunu yaşama amaçlı yaratılmamışlara!.. Bunun için de elbirliği yapmalı “M” kullukları!
Tâ ki, “nokta”daki kudretin yaşamı için var olmamış olanlar, o hazineden uzaklaşana kadar!
“Kullarından bir kısmını yaratmıştır cehennem için.” Onlar hakikati örtmenin sonuçlarını yaşayacaklardır dünyalarıNda... Ebeden!
“Kullarından bir kısmını yaratmıştır cennet için!” Onlar hakikate iman etmiş olmalarının ve bu imanın gereği olan yaşantıyı açığa çıkarmanın sonuçlarını yaşayacaklardır dünyalarında... Ebeden!
“Ülâikel Mukarrebûn”!.. (56.Vâkı’a: 11) “Allâh” adıyla işaret olunanın Esmâ’sının özelliklerini “Nokta”larındaki kudret ile seyir hâlinde olanlardır onlar! “Onlar senin kullarındır; ne dilersen onu yaparsın” diyerek.
Bilim yollu, “nokta”daki kudretin kokusunu alanlar, “secret” adı altında insanlara bunu pazarlamaya kalkmışlar...
Tasavvuf yollu bunun kokusunu alanlar, bu kokuyla “M”lerini besleyip, kokunun ayrıcalığıyla kendilerini başkalarından üstün görme gafletine düşerek, onlara hor gözle bakmaya başlamışlar; böylece de “nokta”larındaki kudretten perdeliliği yaşamaya başlamışlardır!
Evcilik oynamaktan kendini kurtaramadığı için, hakikatin ilmine hizmet edenlere sırt çevirenlerin basîretlerine geçirmiş olduğu perdeyi, başkasının kaldırması asla mümkün olmaz!
Işık varken karanlığı seçip; sonsuzluğa kanat açmak varken yarasa misali karanlık bir “M”de yaşamak kimine göre ne hüzün verici bir yaşam şekli!
Hakikatin olan “nokta”ndaki kudrete iman hâlinin senden açığa çıkması, “M”lerin olduğu sürece asla mümkün olmaz! “N” gözün asla açılmaz!
Stringler âleminde fark edilmeyen gerçek, bu boyutta “olabilirlik”in asla mümkün olmadığıdır! Çünkü, “NOKTA”daki şuur yani “ilim”, âlemlerin yani stringlerin hakikatidir!
“HASİYB” isminin işaret ettiği anlam, Sünnetullâh’ta “olabilirlik-ihtimal”in asla söz konusu olmadığı gerçeğidir!
“Nokta” olan “Mutlak BEN”, insan adı altında, beyin ile “M”e bürünmüş ve böylece dünyası oluşmuştur!
“Esmâ terkibi” diye geçmişte adlandırdığımız, beyin kabiliyet ve istidadı ile “M”lenen “nokta”, buradan, yapı elverdiğince, kendindeki kudreti açığa çıkartmaktadır her an!
Bu yüzdendir ki, “M”lilerin dünyası bellidir! Değiştirilemez!
Evcilik oynamak için yaratılmış olanı baskıyla hakikat ehli yapamazsın! Baskı kalktığında kendi “M”sinin gereklerini ortaya koyacaktır!
Onun için demiştir ki sahabe, “Yâ Rasûlullâh, senin yanındayken neredeyse melekleri hissedeceğiz ama yanından uzaklaşınca dünyamıza dönüyoruz!”
Dünyasından geçemeyenin hakikat ilmi dedikodudan öteye geçmez! Dedikodu sohbetleriyle de hakikat yaşanmaz!
“Nokta”ndaki kudret için yaratılmışsan, sana, evcilik oynamaktan vazgeçip, “M”nden arınıp; dedikodu, gıybet, yalan, dolan, iftira dünyasından uzaklaşıp, Hakikat ilminin kemâliyle âlemleri ve Allâh kullarını seyretmek kolaylaşacaktır.
Bu amaçla var olmamış isen, “M”li dünyanda, her an bir önceki senden açığa çıkanların sonuçlarını yaşamakla ömrün basîret körü olarak devam edecektir!
“M”lerin dünyası yüzünden “nokta”daki kudretten mahrum kalmayanlara ne mutlu..
15 Kasım 2007