49. Hucurat Sûresi
Hucurat Suresi Medine-i Münevvere’de 19. veya 22. sırada (tüm sureler itibarıyla 105. sırada) nazıl olmuştur... “Hücreler, odalar” anlamına gelen adını, Hz.Rasulullah’a hücrelerinden seslenen akılsızları bahsettiği ayetleri dolayısyla “Hucurat” diye almıştır... Bu nedenle edeb’e ait ayetleri dolayısıyla bu sureye “Tasavvuf Suresi” de denir...18 ayettir...
Hucurat Suresinde: Her yönüyle edeb, Hz.Rasulullah’a hücrelerinden seslenenler, fasıkın getirdiği haber, Rasulullah içinizdedir, imanın sevdirilmesi ve rüşde erenler, savaşan iki mü’min taifenin arasını ıslah, ancak mü’minler kardeştirler, alay ve lakab takma, tevbe etmemek zulümdür, günah olan zan, gıybet yamyamlıktır, tüm insanlar bir dişi ile bir erkekten yaratılmıştır, kabilelere ayrılmak da hikmettir, Allah indinde en şerefli olan en muttekıy olandır, İslam olduktan sonraki iman, Allah ve Rasulü’ne iman malıyla canıyla o yolda mücahededir, diyni Allah öğretir, şükür ve minnettarlık (Hikmet ve ariflik) İslam nasip olana düşer,.... gibi çok önemli konular açıklanmaktadır...
1-) Ey iman edenler... Allâh’ın ve O’nun Rasûlünün önüne (beşerî düşünce ve yorumlarınızla, değerlendirmelerinizle) geçmeyin; Allâh’tan (şartlanmaya dayalı değer yargılarınızın sonuçlarını kesinlikle yaşatacağı için) korunun! Muhakkak ki Allâh Semi’dir, Aliym’dir.
2-) Ey iman edenler... Seslerinizi (fikirlerinizi) O Nebi’nin sesinin (bildirdiklerinin) üstüne yükseltmeyin! Birbirinize hitap ettiğiniz gibi (lâubali şekilde) yüksek sesle O’na hitap etmeyin! (Yoksa) siz farkında olmadan yaptıklarınız boşa gider!
3-) Gerçekten Rasûlullâh’ın katında seslerini kısanlar var ya, işte onlar Allâh’ın anlayışlarının ne seviyede olduğunu ortaya çıkarttığı kimselerdir... Onlar için bir bağışlanma ve çok büyük karşılık vardır.
4-) Sana, evinin dışından (dışarıdan) seslenenlere gelince, onların çoğunluğu aklını kullanmayanlardır! (Seslenip yanlarına çağırmak, aklını kullanmamak olarak değerlendiriliyor! Dikkat edilesi bir konu! A.H.)
5-) Eğer onlar, sen yanlarına çıkıncaya kadar sabretselerdi, elbette onlar için daha hayırlı olurdu. Allâh Ğafûr’dur, Rahıym’dir.
6-) Ey iman edenler... Eğer bir bozuk inançlı size bir haber getirirse, iyice araştırın... (Yoksa) işin doğrusunu bilmeden bir topluluğa sataşırsınız da yaptığınıza pişmanlık duyarsınız!
7-) İyi anlayın ki, Rasûlullâh içinizdedir! Eğer (O) çoğu işte size uysa, elbette sıkıntıya düşerdiniz! Ne var ki Allâh size imanı (hakikatinizi hissetmeyi) sevdirdi, onu anlayışınızda güzel gösterdi ve küfrü (gerçeği ret), fusuku (bilinci körleten imanın dışına taşan fiilleri) ve isyanı (nefsanî hırsları) size sevimsiz gösterdi... İşte bunlar olgunluğa erenlerin ta kendileridir!
8-) Allâh’tan bir lütuf ve bir nimet olarak... Allâh, Aliym’dir, Hakiym’dir.
9-) Eğer iman edenlerden iki topluluk çarpışırlarsa, onların arasını düzeltin... Eğer onlardan biri diğerine karşı haddi aşıp tecavüz ederse, o tecavüz edenle, Allâh’ın emrine dönünceye kadar savaşın! Eğer dönerlerse, adaletle aralarını bulun. Muhakkak ki Allâh, her şeyin hakkını verenleri sever.
10-) Muhakkak ki iman edenler kardeştirler! O hâlde iki kardeşinizin arasını düzeltin ve Allâh’tan korunun ki rahmete eresiniz.