100. 'Adiyat Sûresi
Adiyat Suresi, Mekke-i Mükerreme’de 14.sırada nazıl olduğu geleneksel kabuldür... 11 ayettir... Adını, ilk ayetinin ilk kelimesi olan “el-Adiyat”tan alır... “Adiyat”, adiye’nin çoğuludur... “Adiye”, (at, deve?) hızla koşan, tozu dumana katarak koşan; daima harp ve kıtale (cihada, mücahadeye) koşup hücum eden erler, demektir...
Adiyat Suresinde: Allah yolunda cihad-mücahade edenler... İnsan’ın Rabbine karşı nakörlüğü... Mal-servet sevgisinin mahsuru... İnsanın kendine, yaşam gerçeğine karşı gafleti... gibi konular açıklanmaktadır....
1-) Andolsun o nefesleri zorlanarak (dünyalık biriktirmek için) koşan (azgın atlara benzer insanlara),
2-) (Koşuşurken hırsından, öfkesinden) çakıp ateş çıkaranlara,
3-) Sabahın seherinde akına kalkıp,
4-) O hırsla ortalığı toza bulayanlara,
5-) Böylece o hâl ile halkın içine dalanlara (çok yazık)!
6-) Gerçektir ki insan Rabbine karşı elbette çok nankördür!
7-) Kesinlikle kendisi de buna şahittir!
8-) Kesinlikle onda zenginlik sevgisi çok şiddetlidir!
9-) Bilmez mi (insan), kabirlerin (bedenlerin) içindekiler deşilip dışarı çıkartıldığında,
10-) Sadırların içindekiler açığa çıkartıldığında,
11-) İşte o süreçte Rableri, Esmâ boyutu itibarıyla, onlar olarak elbette Habiyr’dir.