Neleri Kaçırdınız?
İslâm Dini’ni beğenmeyip Budizm ve diğer bu tür inançlar peşinde koşanlardan söz etmiştim geçen konuşmalarımdan birinde... Tasavvufun hası Budizmdeymiş falan... İnsan nirvanaya ulaşacakmış kendi içinden “Ommmmmmm” diyerek...
Canlarım benim!.. Ortadaki Müslümanlığa bakıp, “İslâm” budur sanan aydınsı canlar! Ya Budizmde çare arıyorlar ya da Hristiyanlıkta İsa’ya tapınma yolunu seçiyorlar... Tanrının oğlu gelip onları uzay gemisine bindirip babasının yanına götürecek ya!
Ama ne yapsınlar?.. Düşünün bir... İnsaf edin...
İslâm Dini diye, uzayda yukarıda bir yere oturtulmuş tanrılı, “yukarıda Allâh var” anlayışı, iki kefeli terazide tartılacak günahlar, sevaplar; buyruğuna karşı çıkanı, Ebu Cehil, Ebu Leheb gibi giyinmeyeni, sakal bırakmayanı “sünnete uymadı diye” cehenneme atacak din anlayışı... 1400 senede onyüzbin tane fetva ile oluşmuş bir şeriat anlayışı!..
Ne yapsın bu adamlar bir yerlere kapağı atmayıp da!
Bütün bu toz bulutu ardında parlayan İslâm güneşi nasıl görülebilsin!
05:56 Hangi anlayışta olursa olsun kıyamete kadar gelecek bütün insanlara hitap edecek kapsamda bir Kur’ân ve Din güneşi, insanlığın üstünde parlamakta!
06:58 İnsanlar bir görebilseler Rasûlullâh güneşini... “Kolaylaştırın zorlaştırmayın, sevdirin nefret ettirmeyin” diyen o sevgi abidesini...
09:39 “ALLÂH” adıyla işaret edilenin ve her zerrede isimlerinin özellikleriyle var olanın, tüm varlıktaki tasarruf ve tahakkümünün her birimin özünden gelen bir biçimde açığa çıkmak üzere var olduğunu kavrayabilsek!
14:40 Her yeni açığa çıkanın arkasında kesinlikle yeni bir uygulama vardır! Asla eski ile yeniyi elde etmek mümkün değildir kanaatimce!
17:16 Biz kendi çapımızda Allâh’ın kolaylaştırdığı bazı yeni uygulamalarla —Kuddûs, Müriyd ve Fettah isimlerinin zikrine ağırlıklı devam suretiyle— bir kısım yeni bakış açıları edindik.
19:34 Dünya’da ne elde ederseniz sonu vardır ve sonu, düşünen insan için tatminsizlik ve bunalımdır! Allâh’ta Allâh’la yolculuk ise sonsuzdur ve asla bıkmak diye bir kavram söz konusu değildir!