Sünnet-i Rasulullâh
"ALLÂH ismi ile işaret edileni idrak, ancak, idrak edilemeyeceğini idraktır!" diyen Ebu Bekir Sıddîk...
Aynı gerekçeden hareketle, biz de diyoruz ki:
İsmi "ALLÂH" olanın yeryüzündeki en büyük mucizesi olan Muhammed Mustafa (aleyhisselâm)'ı idrak ve kapsamak, ancak, bizim bu konuda yetersizliğimizi idraktır!
00:30 Kafamizdaki "Allah babamız", "Rasulullah babamız" anlayışından nasıl kurtulunabilir ve Rasulullah tarafından dillendirilen evrensel gerçekleri nasıl anlayabiliriz?
04:25 Gençliğinde “Hanîf” olarak yaşarken tanrı kavramını kabul etmeyen; daha sonra da, yalnızca ismi “ALLÂH” olanı risâleti itibarıyla insanlığa anlatmaya çalışan Muhammed (aleyhisselâm) şu evrensel gerçekle tüm insanlığı uyarıyordu...
06:15 “Sünnet-i Rasûlullâh”a tâbi olmak adına, bize, putperest Kureyş toplumunun âdet ve örfünü uygulatmaya; bunun yanlış olduğunu söyleyince de, bizi sünnet düşmanı göstermeye kalkışanlara gelince...
07:25 Özündeki Allâh Esmâ’sını müşahede edip, Rabbini tanımak; Rabbanî kuvvelerini yaşama geçirmek; “Sünnetullâh”ı müşahede etmek; algılayabildiği evreninde, her an “Sünnetullâh”ın nasıl açığa çıktığını seyretmek gibi çeşitli işlevleri yaşamanın muhatabı olan insanın; hâlâ birbirinin giyim kuşamı ya da sakalı bıyığıyla uğraşması ne kadar hazindir!
09:00 Rasûl, “ALLÂH Rasûlü”dür ve sünneti de “Sünnetullâh”tır! Sünnet-i Rasûl, Sünnet-i ALLÂH’tır! Allâh Rasûlü’nün bağımsız kendine özgü sünneti olmaz!