32. Secde Sûresi
Secde Suresi Mekke-i Mükerreme’de 32.sırada nazıl olmuştur... 18-20 veya 15-20 ayetlerinin Medine-i Münevvere’de nazıl olduğu da rivayet edilir... İsmi’ni “Ayetler kendilerine hatırlatıldığında, secdeye kapanıp (B sırrınca) Rablerini Hamd ile tesbih edenler”den bahseden 15.ayetinde vurgulanan “secde” dolayısıyla almıştır... Sure, 30 ayettir...
Secde Suresinde: Vücud ve vahiy gerçeği, zamanın izafiliği, insan’ın yaratılış süreçleri ve zuhur kemali, “ölüm meleği” kavramı, halk-ı cedid realitesi, cehennem’in cinn ve nas için işlevi, ayetlere imanın alametinin secde etmek olduğu ve bunun da özel bir istidat ve disiplini gerektirdiği, ya deccalin cehennemi ya hakiki cehennem, uruc’da Musa’nın yeri, feth,... gibi önemli konular açıklanmaktadır...
1-) Elif, Lâââm, Miiiym;
Elif, Lâm, Mim.
2-) Tenziylül Kitabi lâ raybe fiyhi min Rabbil alemiyn;
Kendisinde kuşku olmayan Hakikat ve Sünnetullâh BİLGİsi (Kitap), Rabb-ül âlemîn’den (“İnsan”ların Rabbinden) inzâl olmuştur! (Kurân’da pek çok yerde âlemler kelimesi ile “insan”lara işaret edilmiştir. Bu iyi incelenmeli ve dikkatle düşünülmeli.)
3-) Em yekulunefterah* bel HUvel hakku min Rabbike litünzira kavmen ma etahüm min neziyrin min kablike leallehüm yehtedun;
Yoksa “Onu uydurdu” mu diyorlar! Asla! O, senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş toplumu uyarman için Rabbinden (olan) Hak’tır... Umulur ki (değerlendirip) hakikate ererler.
4-) Allâhulleziy halekas Semavati vel Arda ve ma beynehüma fiy sitteti eyyamin sümmesteva alel ‘Arş* ma leküm min dûniHİ min veliyyin ve lâ şefiy’* efela tetezekkerun;
Allâh, O ki, semâlar (gökler veya nefs mertebeleri olan bilinç düzeyleri) ve arzı (yeryüzü veya beden - beyin) ve ikisi arasında olanları altı aşamada - süreçte (insan itibarıyla 6 aşama: 1.sperm/yumurta, 2.döllenme (zigot), 3.geometrik hücre çoğalması, 4.hücre farklılaşması, 5.organların oluşması, 6.farklılaşan organların işlevlenmesi - şuur ve duyuların oluşması. A.H.) yarattı, sonra Arş’a istiva etti (Esmâ özellikleriyle fiiller âleminde tedbirata başladı)... Sizin O’ndan başka ne bir Veliyy’niz ve ne de bir şefaat ediciniz vardır... Hâlâ bunu düşünüp, değerlendirmiyor musunuz? (Bu âyeti iki yönlü düşünmek gerek kanaatimce. İnsanın dış dünyası ve İnsanın varlığı olarak. A.H.)
5-) Yüdebbirul’emre mines Semai ilel’Ardı sümme ya’rucü ileyhi fiy yevmin kâne mikdaruhu elfe senetin mimma te’uddun;
Emri(hükmü) semâdan (dışsal olarak; burçlar diye tanımlanan Esmâ özelliklerinin açığa çıkmasından ibaret olan yapılardan yayılan kozmik elektromanyetik dalgalarla ağırlıklı olarak karındaki ikinci beyni ve dolayısıyla bilinci etkileyerek; ya da, içsel olarak, holografik gerçeklik gereği beyindeki datadan açığa çıkan Esmâ mertebesinden. A.Hulûsi) arzı (yeryüzü veya beyni) tedbir eder... Sonra miktarı, bin sene olan süreç içinde O’na urûc eder (ruh beden yaşam boyutuna yükseliş veya boyutsal aslına dönüş. A.H.).