Ebu Hüreyre (r.a.)’dan:
Allâh Rasûlü (sallâllâhu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur:
−Yedi şeyden önce sâlih amele sarılın. Zira şu aşağıdaki şeylerden birini ancak beklemektesiniz:
Ya aniden gelen fakirlik, ya sizi taşkınlığa sevkeden zenginlik, ya vücut sağlığınızı bozan hastalık, ya sizi şaşkın şekilde konuşturan ihtiyarlık, ya aniden gelen ölüm, ya Deccal, ya Kıyamet, ki bu her şeyden şiddetli ve zordur.(Tırmızî)
Ebu Hüreyre (r.a.)’dan:
Allâh Rasûlü (sallâllâhu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur:
−Altı şeyden, yani Güneş’in batıdan doğmaya başlamasından veya Duhan’dan veya Deccal’den veya Dabbetu’l-arz’dan veya (ölümünüzde) yahut sizi başkası ile meşgûl olmaktan alıkoyan bir fitneden veya Kıyamet’in vukuundan önce sâlih amel işlemeye koşun. (Müslim-İmam Ahmed)
Allâhû Teâlâ şöyle buyurmuştur: “BENDEN KORKUN, EĞER ALLÂH’A İMAN EDENLERDEN İSENİZ!” (3.Âl-u İmran: 175)
Ebu Hüreyre (r.a.)’dan: Allâh Rasûlü (sallâllâhu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu:
−Cehennem, nefsin arzuları, cennet de nefse hoş gelmeyen şeylerle perdelenmiştir. (Buhari, Müslim, Tırmızî)
Abdullah (r.a.)’dan:
Allâh Rasûlü (sallâllâhu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur:
−Cennet, sizden birinizin nalınlarının tasmasından kendisine daha yakındır, cehennem de aynı böyledir. (Buhari, İmam Ahmed)
Ebu Hüreyre (r.a.)’dan:
Allâh Rasûlü (sallâllâhu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur:
−Âhir zamanda öyle birtakım adamlar çıkacaktır ki, bunlar Âhiret işleri karşılığında dünyayı isteyecekler.
Yumuşak görünmek için koyun postuna bürünecekler, dilleri şekerden tatlı olacak, fakat kalpleri, kurt kalpleri (gibi kaskatı) olacaktır.
Allâhû Teâlâ (bunlar hakkında) der ki:
“Bunlar, beni gâfil mi sanıyorlar, beni istihfaf mı ediyorlar? Büyüklüğüme yemin ederim ki, onlara aralarından öyle bir fitne göndereceğim ki, onların hâlini şaşkına çevirecektir.” (Tırmızî)
Ebu Hüreyre (r.a.)’dan:
Allâh Rasûlü (sallâllâhu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur:
−Ölen bir kimse yoktur ki, pişman olmasın. Eğer iyi işler yapmışsa, fazla yapmadığına, günahkâr ise, tövbe etmediğine pişman olur. (Tırmızî)
Ebu Hüreyre (r.a.)’dan:
Allâh Rasûlü (sallâllâhu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur:
−Kim (düşmanından) korkarsa, geceleyin yolculuğunu yapar ve yerine ulaşıp, rahat ve emniyete kavuşur. Dikkat edin! Allâh’ın malı, cennettir. (Tırmızî)
Ebu Hüreyre (r.a.)’dan:
Allâh Rasûlü (sallâllâhu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur:
−ALLÂH korkusu ile ağlayan kişi; süt, çıktığı meme deliğine girinceye kadar (ki bu hiçbir zaman mümkün olmaz) cehenneme girmeyecektir. Ve ALLÂH yolunda kaldırılmış toz ile cehennem dumanı asla birleşmeyecektir. (Yani Allâhyolunda cihad eden cehenneme girmeyecektir.)(Tırmızî)
* * *
Hâni şöyle demiştir:
Osman (r.a.) bir kabir yanında durduğu vakit, sakalı ıslanıncaya kadar ağlardı.
Bunun üzerine kendisine:
−Cennet ve Cehennemi hatırlarsın ağlamazsın da, şu kabir önünde ağlarsın!denildi.
Osman (r.a.) buna şöyle cevap verdi:
−Allâh Rasûlü (sallâllâhu aleyhi vesellem) buyurdu ki;
“Kabir; âhiret konaklarının ilkidir. İnsan bundan kurtulursa, sonraki daha kolay olur. Bundan kurtulamazsa, sonrakinden kurtulmak daha güç olur. Kabirden daha korkunç bir manzara daha görmedim!” (Tırmızî)
* * *
Ebu Zerr (r.a.)’dan:
Allâh Rasûlü (sallâllâhu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur:
−Ben, sizin görmediğinizi görüyor, işitmediğinizi işitiyorum.
Gök gıcırdadı ve gıcırdamasında haklıdır. Çünkü dört parmaklık bir boş yeri yoktur ki, orada alnı ile Allâh’a karşı secdeye kapanmış bir melek bulunmasın.
Vallâhi, benim bildiğimi bilseniz az güler, çok ağlardınız. Kadınlarınızla yataklarınızda zevklenmeyi bırakıp Allâh’tan imdat dilemek üzere dışarıya fırlardınız. (Bu manzaralar karşısında) kesilip, (bir varmış bir yokmuş) hâline gelecek bir ağaç olmak isterdim! (Tırmızî)
Allâhû Teâlâ şöyle buyurmuştur:
“KİM ALLÂH’A TEVEKKÜL EDERSE, ALLÂH, O’NA KÂFİDİR!” (65.Talâk: 3)
* * *