-
Yarınki yaşamınızda yer almayacaklar uğruna, yarınınızı kaybettirenlere takılıp kalırsanız; kaybettiklerinizi fark ettiğinizde yanmaz mısınız?
-
Kabir âleminiz ne kadar genişse, ölüm ertesinde de o kadar güzellikleri yaşarsınız, ne demek? Kabir âlemi mezara girince mi başlar?
-
Karşındakinden hoşlanmıyorsan, uzaklaşabilirsin. Huzur için çare mi? Hiç kimse istediğin gibi olmaz. Varolanı hoş görmek, tek huzur kaynağıdır.
-
Kavga edenin kavgası kendisiyledir. Çünkü dünyasındaki yarattığı kişilikle ilgilidir. Kişi onunla kavga ederken, o dünyasında keyfini yaşar. Menfi zararlı gördüklerinin tümünü imtihan aracı olarak yaratılmış kabul et, onlarla kavgayla ömrünü harcama! Allâh’a ermek için varsın dünyada.
-
Siz hâlâ kendinizi et-kemik beden kabul edip, ölüp toprak olacağım diyorsanız..?
-
Sen kendine acımıyorsan, kendi geleceğini düşünmüyorsan, anlık keyifler için yaşıyorsan inan ki, başkalarının seni düşünmesi kâr etmez! Elden bekleme, ellerinden bekle! Yürütecek beyin de, yürüyecek ayaklar da sende!
-
Yaratılmış etiketler, onları kabullendiğin sürece ayağındaki prangalardır! Onlardan kurtulmadan özgürleşmez, uçamazsın!
-
Âhiret yaşamına göre, insanın Dünya’daki yaşamı aşağı yukarı 7-8 saniye gibi bir süreçtir.
-
Yalnızsınız dünyanızda! Yarattığınız kişilikler yüzünden nelerden mahrum kaldığınızı hayal bile edemezsiniz. Gerçeği fark edin! Herkes kendi iç dünyasında yaşıyor, şartlanmalarına göre başkalarını yargılayarak. Oysa onlar kendi dünyalarında kim bilir ne hâlde!
-
“Değişmeyeceğim, yenilenmeyeceğim, özgürlük istemiyorum” diyenle kavgayı bırak, olduğu gibi kabullenmeyi öğren! Pamuğu çeliğe dönüştüremezsin!
-
Bugüne kadar edindiğimiz bilgileri neden günlük hayatımızda uygulamakta zorlanıyoruz?
-
Seni senden kurtaracak şey, sevgidir! Ne kadar çok seviyorsan, sevdiğin uğruna o kadar kendinden geçersin. Âşık olduğundaysa kendini hatırlamazsın.
-
Şeytanın, aktif bilgi/uygulama alanındaki şartlanmalara ve kabullere dayalı, hakikatini fark etmene, tanımana engel bilgilerdir. “Arındıran kurtuldu” işareti bu alandaki kabullerdir. Aktif/uygulamalardan oluşan bilgi alanını arındıran, şeytanını müslüman eder. Amigdala sana aktif/uygulama alanındaki bilgileri yaşatır. Bu bilgiler, yeni gelen bilgilerin teslimiyetle/imanla uygulanmasıyla değişir.
-
“HALİFE” mi kim? İhlâs Sûresi aynasında kendini seyretmekte olan!
-
Kaçınılmaz GÜN gelmeden, dinde size anlatılanların gerçeğini araştırın! Sonrasında telâfi şansınız olmayacak.
-
Beyin içi itibarıyla rüya veya gündüz gördüklerin, aynı alanın yarattığı görüntülerse, yaşamını huzursuz kılan şartları sen yaratmıyor musun?
-
Seni yakan tüm yaşadıkların senin şartlanma ve kabullerine ters düştüğü için seni yakmıyor mu? Hafızandaki anıların etiketini değiştir!
-
“Almamız gereken ders varmış, yaşamamız gerekiyormuş” dediğinde o seni yakan anılar hâlâ seni yakacak mı? Anıların etiketlerini yenile!
-
“Seni seviyorum” sözünün ardında, “Sev beni” yatar! Sev beni ki paylaşalım, Bir’leşelim, bütünleşelim!
-
Kurb, halifenin yaşamıdır! Yakîn hakkıyla gerçekleştiğinde kurb tamam olur, hilâfet yaşamı başlar! Bâtınıyla halife, zâhiriyle avamdan biridir.
-
İçselliğinde Allâh’la olanın dünyasında etiketler ve kabuller olmaz. Seyirdedir! Allâh ehlidirler sözde; hakikatte ise onlarla olan Allâh’la!
-
İsmi “beyin” olanın ne olduğunu anlamak istiyorsan, ister bilimsel yoldan “zoom” yap ister tasavvuf yolundan. Aynı TEK hakikate erer, tanırsın!
-
Abese: 34-42 âyetlerini gördünüz, okudunuz mu? İnanıyor musunuz? Ne kadar hazırsınız bu şartlara?
-
Cuma mübarek olacak, Mearic: 7-14 âyetlerini okuyup, DÜŞÜNÜRSENİZ!
-
Kendi aklınızı ve mantığınızı kullanarak, Kurân’ın ve Rasûlullâh’ın bildirdiğine göre yaşamınızı düzenlemelisiniz. Dinde fetva yoktur! Kur’ân ve Rasûlullâh sahih hadislerini okuyup onunla uygulama yapın, diyorum. Sade onlarla olmaz, diyorlar! Hocaların Efendilerin fetvalarıyla. Fetva; Kur’ân ve Rasûl’de açık olmayan konudaki kişisel çıkarım/yorumdur ki kimseyi bağlamaz. Yorum, âhirette de mazeret olmaz şayet yanlışsa!