Er Kişi Niyetine
Kozanız dışındaki gerçekler dünyası!..
Gerçekler dünyasının kavramları…
Bu kavramlara dayalı, gerçekçi değer yargıları!..
Koza içi varsayımlar ve hayaller dünyanız!..
Dünyanızın kavramları…
Bu kavramlara dayalı değer yargılarınızla, bir kat daha kalınlaştırdığınız kozalarınız!..
Dün, hayal oldu bugün!..
Bugün, hayal olacak yarın!..
Yarın bir başka dünyada olacaksın; ama bugünün temelleri üzerine bina olmuş dünyanda!..
Dün, ağladın!..
Dün, güldün!..
Dün, kızıp köpürdün!..
Dün, sevinip coştun!..
Dünden bugüne erişti isen, bugün onlara yalnızca gülüp geçtin!..
Ama buna rağmen, fark et ki; bugün, dün yaptıklarının sonuçlarını yaşıyorsun yalnızca!..
Mutlu değil misin bugün?.. Dününe bak!
Dün ellerinle yaptıklarının karşılığını almaktasın bugün! Kime niye kızıyorsun ki?..
Sanıyor musun, 40 bin veya 100 bin kere “Lâ ilâhe illAllâh” veya “Allâh” ya da “Kul hû vAllâhû…” çekmekle işi bitirdin de cennete girivereceksin!..
Sen bunları sadece çektin!
Bir kerecik yaşayabilseydin tekrarladığının anlamını; şimdi cennete girmene tek engel yalnızca bedenin olurdu!..
Belki çok defa, alnın seccade, halı ya da toprağa değdi de; bir kere olsun şuurunda “secde” edemedin!
“Oruçluyum” dedin sayısız defa; o süreç içinde bile yamyamlıktan vazgeçemedin!..
Dilin “Allâh” derken, tüm yaşamın “yallâh”larla doldu!
Böyle iken, ne beklersin hâlâ yarından bilmem!
Yaşamın kumar üzerine kurulmuş!.. Elime kağıt almadım, diye yemin edersin!
Yürü dendi, durdun geçtin; “Güzel” sev dendi, vurdun geçtin!
Basîretine perdeyi kendi elinle çektin!
“Kırk yaşına erdiğinde bir kişi, yüzünü Allâh’a döndürmezse; şeytan başına oturur, iki ayağını sallandırıp gözlerini perdeler ve ben bunu esir aldım; artık bu benim kulumdur; der” buyuruluyor!
Kulluğun, kime veya neye ise, ecrini de ondan bekle! Sakın başkasından umma! Bir kere daha kendini aldatma!
“Ben tanrıya tapınıyorum sadece” diyorsan, zaten karşılığını da almaktasın! Memnun musun hâlinden? İlminin gereği bu yaşamakta oldukların, yaptıkların mı?..
Aldığın karşılık, ettiğin kulluğun cezasıdır! Mutluysan ne âlâ! Ama hâlinden memnun değilsen, bil ki yanlış adrese kulluktasın farkında olmadan!.. Acele bilgilerini yenile!
Ölmedin!..
Ölemedin de!..
Gel son nefes ulaşmadan tövbe et de, semâların ve arzın (bilinç katları ve bedeninin) yaratanına dön DERÛNUNDAN!..
Bak dostum…
Ben bunu mu hak ettim, diyorsun…
Ben buna lâyık mıydım, diyorsun…
Âlemlerin Rabbi’nin yaratmış olduğu Sistem ve Düzenin iki anahtarını vereyim sana…
Kozandan bunlarla çıkmaya çalış gerçekler uzayına…
Lâyığın, ellerinle yapmış olduklarının karşılığıdır ancak; başka bir şey değil!..