-
İnsanın Allâh’la arasındaki perde, benliği/egosudur. Allâh, Zâhir’dir. Benliğin ise basîretindeki perde. Her sûrette Zâhir, ama köre ne çare!
-
Seven ve sevilen hep Vedûd ise, sevilmeyi isteyen haksız mı? Seven, arayan, aranan hep Vedûd’un açığa çıkışı değil mi? Ne mutlu sevilene!
-
Bütün hayvanlar bir kere, insansılar iki kere, insanlar üç kere doğar. Hayvanlar ölür dönüşür. İnsansılar ve insanlar ölümü tadar, yaşama devam eder.
-
Doğmak değil, sonsuz mutluluğa ermek kutlanası bir olaydır. Herkesin kazancı da kendine, kaybı da kendinedir. Ektiğini biçmektesin.
-
Basîret, yanlışını kavratıp olması gerekeni yaşatandır. Daha gelişmişi ise hatadan koruyandır.
-
İmâdan, işaretten, nükteden anlamayıp; ‘ne söyleyeceksen açık söyle’ diyen kişinin tasavvuftan nasibi yoktur!
-
Rabbi bir kuluna yeni açılımlar nasip edecekse ona yanlışlarını idrak ettirip düzeltmesini ilham eder. Kilitlenen ise yanlışta ısrar eder.
-
Gurur, ahmağın rozetidir! Rozetinden tanırsın. Zeki, ahmak olabilir ama akıllı asla! Bühl, kendini kayıtlarıyla bloklayandır. Hür, kayıtsızdır!
-
Sınırsızlıktan, sınırsızlık için yaratılmış olanın; kendini beşerî kabullerle ve EGOSUYLA sınırlaması ne acıdır!
-
Allâh seni, senden kurtarıp cenneti yaşatmayı diler; Sense, sana sarılıp cehennemî duygularla yanmayı seçersin. Teslim olabilsen!
-
Gurur, egonun rozetidir! Gururlu için en zor şey, hatasını kabullenmek ve özür dilemektir.
-
Gururunu yenemeyen, onun kölesi olur. Gururunu aşamadığı için bilgisizliğinden kurtulamadı; yaşamı cehennem oldu iki cihanda!
-
İnsan ilim konuşur, insansıysa dedikoduyla ömür harcar!
-
Herkesin özgün dünyası vardır. Sen ise, o özgün dünyayı yalnızca sana yansıttığı kadarıyla görüp tanırken, nasıl onu tanıdığını söylersin?
-
İnsanları birkaç saatliğine bir mezara koysalardı ve sonra da ölümü yaşadıklarında bu durumun kıyamete dek sürekli olacağını söyleselerdi?
-
Akıllı, başına gelmeden ders alıp gereğini uygulayandır. Dünyası hayal olanın balonu ergeç patlayacak, sistem gerçekleriyle yüzleşecektir!
-
Allâh sistemini anlamanın yolu, Esmâ’sını çok iyi öğrenmekten geçer. Allâh isimleriyle işaret edilenler anahtardır.
-
Olgun kişi özür dilemekten ya da eleştiriden gocunmaz. Hata yapmaktan değil hatanı kabullenememekten kork; çünkü onu düzeltme şansın yitiyor.
-
Ne arkandan övüp ağlayanların, ne de sövenlerin sana ulaşamayacaklar! Dönüşüme (ölüm) girdikten sonra yapayalnız olacaksın. Hazır mısın?
-
İnsan, bedeniyle zamanın hükmü altında; bilinciyle zamanın üstündedir. İnsan için zaman değil, bilgi birikimi esastır. Bilgi/bilinçtir insan.
-
“Hakiym” ismi anlamı açılmazsa beyinde, oluşların hikmeti üzerinde durmaz kişi. İsyan, hikmetten mahrum kalmışın davranışıdır.
-
“Hikmet müminin yitiğidir; onu nerede bulursa alır.” Hadis. Hikmet ilmi olanın, isyanı; isyanı olanın, hikmet ilmi olmaz!
-
Hikmet ilmi; içinde yaşadığın sistemi (Sünnetullâh) okuma, nedensellik ilmidir. Bir şey neden öyle olmuşsa, olacaksa nedenini okuma ilmidir.
-
Yaşamınız boyunca hep sevenleriniz de olacaktır, sevmeyenleriniz de. Önemli olan vicdanınızın getireceği huzur; başkalarının ne dediği değil.
-
Sevmek, nedenini bilemediğin bir hâlde her an sevdiğinle birlikte olma duygusudur. Güzellik, ünvan, para, ilim, şöhret vs gibi nedenlersiz.