-
İnsan her düşündüğünün ve eyleminin kendine döneceğini kavramadığı için başkalarının hakkını yer. Oysa zararı kendine vermektedir! Bir bilse!
-
Başkasına yaptığın her yanlış sana geri dönecektir kesinlikle! Düşünce, duyguların beynine yeni bilgi olarak girer!
-
BÜYÜK YANILGI! Melek; kuvve demektir, insanın varlığındaki Allâh Esmâsı kuvveleridir. Her birimin içsel kuvveleridir. Dışsal bir birim değil! Dışsal olarak cinlere yönelinebilir ama meleklere asla! Melek, varlığa yaygın mekânsız kuvvedir ki her varlığın özündeki El Esmâ’dır.
-
İnsan, bugün bu boyutta biyolojik bedenle, yarınki boyutta ruh bedenle, cennette nur bedenle yaşama ölümsüz devam eder. “Mutlaka siz, boyutlar değiştirerek o boyutların uygun bedenlerine dönüşeceksiniz!” (84:19).
-
Varlığını Yaratan Rabbine kulluk ettiğinin farkında olmayıp, kula kulluk edenler neler kaybettiklerini fark ettiklerinde geri dönemeyecekler. İlişkimiz bilgi paylaşımı için olmalıdır, saygı ve edep sınırları içinde. Kula kulluk, hakikatini inkârdır! “ALLÂH DÛNUNDA” ne demek araştırın.
-
“Efendim sizde kibir hâli görüyoruz hikmeti nedir?” sorusuna “Kibriyâ’dır o” demiş Şahı Nakşıbend. Kaç Nakşi bunun anlamını açıklayabilir?
-
Din; içselliğin için gelmiştir, dışsallıkta yabanda dolaşman için değil! Beynini, beynindeki kuvveleri, özellikleri çözebildiğin kadarıyla Rabbini tanıyabilirsin. Dışsallıkta kalmakla, tanrıya tapınmaktan kurtulunmaz! Beyni tanımak demek; amigdala, prefrontal korteks, pineal gland’i tanımak demek değildir! Beyni tanımak bunun çok ötesine gider!
-
Bilinç, dalgaboyları hâlindeki data/bilgiden ibarettir. “Ben” de bu yapıdaki bir bilgidir. Düşünebilen var mı?
-
Keşif yollu tespit edilen şudur ki; Kâbe’den semâya yükselen “nur sütunu” olarak ifade edilen bir enerji vorteksi mevcuttur. Ehlinin gördüğü! Tüm vorteksler sağdan sola dönüş hareketi yaparlar. Birer vorteks olan hortum ya da girdapları düşünün. Bu hareket, çevresini kendinde toplar. Galaksiden atoma, tümü sağdan sola dönüş hâlindedir. Çekim ve koruma gücü sağdan sola dönen çeşitli boyutlardaki vortekslerle oluşur. KÂBE’nin bulunduğu noktadaki NUR enerji vorteksi, çevrede tavaf etmekte olan insan beyinlerinde bir urûc hissiyatı oluşturur, ehli Hakk’ı görür. Enerji vorteksleri varlıktaki çekim merkezleridir. Pek çok oluşumun sırrı, bu enerji vorteksleri sırrına dayanır. Vortekslerin frekansları farklı olur.
-
İslâm’ın düşünsel ve kişisel yaşam alanı, tasavvufun gösterdiği Vahdet/teklik anlayışı apaçık ortadayken batı görüşlerine sığınana şaşıyorum.
-
Bugün keşfe dayanan bazı vorteks olaylarından söz edelim. İsteyen inanır! Girdap, hortum türü görünür. Vorteksler yanı sıra bir de görünmezler var! Bizi ilgilendiren görünmez vortekslerin başında “yatay vorteks” adını taktığım, insan bilincini yutup, kilitleyen vorteksler mevcuttur. Bu “yatay vorteksler", insanların toplu enerjilerinden kaynaklanır ve olayın boyutuna göre büyüyüp güçlenir ve insan bilinçlerini yutar. “Yatay vorteks”ler insan beyinlerinin aynı frekansta yayınıyla güçlenir ve içine aldığı her bir beyinin yayınıyla daha kapsamlı olur. İnsanları kitlesel duygusallıklara ve çeşitli taşkınlıklara sürükleyen şey, “yatay vorteks”lerdir. Mesela Özal’ın vefatında, Soma olayında olduğu gibi… TV dizilerinin insanlarda yaptığı bağımlılıklar birer “yatay vorteks” olayıdır ki, bilinç o konu içinde döner durur! Beynin belâsıdır! Orijinaliyle (taklit değil) yaşanan toplu ibadet vorteksleri, kişiyi kendi hakikatini hissetmeye sevkederken; toplumsal vorteksler bilinci kitler! Normalde bakıp, duyup geçeceğiniz bir olay sizi içine çekip, o olay içinde dönüp duruyorsanız, bilincinizi yoğun işgâl ediyorsa, bunu düşünün!
-
Her birimin, türün, insanın vorteksi vardır. El Esmânın açığa çıkışı vorteksler şeklinde oluşur ki bu da birimlerdeki çekim gücünü oluşturur. Vortekslerin oluşumu ikidir. Ya El Mudil ismiyle işaret edilen özelliğin enerjisinden/nurundan oluşur; ya da El Hâdi isminin nurundan oluşur. Birimlerden ve beyinlerden açığa çıkan bilgi/enerji/data, vorteksler hâlinde kendi frekansındakileri çeker içine, kendine yönlendirir. Tanrısallık kavramı, El Mudil’den kaynaklanan beyni dışsallıkla kayıtlayan en güçlü bilgi/enerji/data vorteksidir. El Hâdi ise Allâh’a çeker! Varlıktaki her bilgi paketi esasen bir vortekstir ki, kendi frekansından olan bilgi paketlerini (görünen-görünmeyen) kendi içine çeker. Allâh, varlıktaki her türü oluştururken; El Esmâ kompozisyondaki El Vedûd özelliği, o yapıdaki vorteks olayını meydana getiren ana NUR’dur. “Her şey AŞK ile yaratılmıştır” denmesinin sebebi, o şeyin El Vedûd özelliğiyle oluşan vorteksle var olmasıdır. Varlıkların bütünlüğünü sağlar.
-
Kadınlara en büyük zulüm, İslâm’ın ilk şartının örtünmek olduğunu, bunu yapmayanın hiçbir ibadetinin kabul olmayacağını söylemektir!
-
Her tarikat, cemaat mensubunun kendi cemaat ve tarikatına mensup olmayanı dışlaması ve onu sapıklıkla, kâfirlikle etiketlemesi neyi gösterir?
-
Herkes, iman ve İslâm konularında Allâh’a karşı birebir sorumludur; başkasını ilgilendirmez! Her an El Hasiyb’e beyninden hesap vermektedir.
-
Herkes Allâh’a karşı düşünce ve fiillerinden hesap vermekte ve bir an sonra ya ayıklık ya da gafletle sonucunu yaşamaktadır. Tanrıya değil!
-
Yaşadıkların, düşünce ve fiillerinin yorumlarının sonucudur! Başkalarını suçlamayı bırak kendi düşüncelerini sorgula. İmanın hakikatine geç!
-
Hayatım boyunca hiçbir şey için, niçin niye olmadı, demedim; olmayışının hikmeti neydi, neye dönük olarak olmadıya baktım!
-
Olan her şey, olacak olana basamak oluşturmak için olmuştur! Görebilene... Düşünebilene!
-
Cehennem; senden açığa çıkan yanlış sonucu oluşan yanma hâlidir. İnsanı ORTAM değil kendisindeki oluşmuş ŞARTLANMA VE DEĞERLER yakar!
-
Aynı olayı yaşayan üç insandan biri yüzde yüz yanarken, diğeri onun yarısı yanabilir, bir diğeri ise hiç yanmaz. Nedeni beynine girmiş değer yargıları.
-
“Cehennnem hepinizin güzergâhındadır” âyeti bir mânâsıyla da herkesin yaşam boyu kendisini yakacak olaylarla karşılaşacağına işaret eder. Öte yandan, “Müminin nuru cehennemin ateşini söndürür”; “Cehennem: ‘Ey mümin hızlı geç, iman nurun ateşimi söndürüyor’ der” uyarılarını iyi düşünelim!
-
Dışsallıktan gelen her türlü olay, insanın içselliğindeki şartlamaları ve değer yargıları kadarıyla yanmasına sebep olur. Arın, yanma!
-
Günümüzün en önemli konusu, yeni neslin imanı konusudur. Amelde eksiklik olsa da, öncelikle İMAN önemlidir. “KİMSE AMELİYLE CENNETE GİREMEZ”!
-
Kim Rasûlullâh’a ve O’nun bildirdiği Allâh’a iman edip, tanrısallığın olmadığını tasdik ederse, cenneti yaşar. Bu konuyu çok iyi anlamak gerek!