24 Mart 1998

Üstad

− Bilgisayarı bilir misiniz?

Bilgisayarın bedeni vardır, motherboard, derler... Bir de ana hızını sağlayan CPU’su... Benimki öyle yüksek bir zekâ değil, yalnızca II 233! Onun yanı sıra bir de Hard diski vardır, hafızası... Aklının olduğu merkez!.. Bir de ram denen, ön bellek yani acil devreye giren zekâ gibi... Alır o, ana belleğe, hard diske yükler... Ve orada her şey değerlendirilir!

Neye göre değerlendirilir?..

Daha önce veritabanına neler yüklenmiş ise, onlara göre!..

Ham pc’nin hard diski, önce veri kabulü için formatlanır, gelen verileri kabul etsin diye...

Biz doğarken, beynimizin yüzde üç-beşi, gelen kozmik etkilerle, genetik tabanımızdaki bilgilere göre formatlanır...

Eğer yeni bir formatlama yapmazsak ilk formatlanan alana ek olarak; daha sonra o ilk formatlanan alandaki kadarlık veritabanına göre; mevcut bilgilerimizi değerlendirmek suretiyle ölene kadar yaşar; ve gideriz bu dünyadan!

Hard diskteki bilgiler formatlandığı alanı aşamaz...

Bu alan doldu ise, biz ram kapasitemizi kullanarak; pc açık olduğu sürece onları kullanırız; ama, pc kapanınca, ram’daki yani geçici bellekteki tüm bilgiler havaya uçar; ve bizde yalnızca hard diskimizin formatlanmış bölümündeki eski bilgilerimizle başbaşa kalırız...

Bu arada elbette, internet bağlantısı kurarak, modemimizin hızına ve interneti kullanma kabiliyetimize göre başka dünyalara da girebiliriz ki bunu beyninde başarabilenlere “Ricalullâh” diyorlar galiba!..

Beynimizde acil olarak ne yapabiliriz?..

Benim gibi yaşı geçiklerin ilk yapabileceği şey, hard diske yeni alan formatlayana kadar ram belleği arttırmaktır!..

Ram belleğimizi arttırmanın yolu da ZİKİRden geçer!..

Yeni veriler buraya yüklenerek; yaşamımızda bazı yeni idraklara yol açar ki; insanın ortaya koyduğu bütün fiiller, idrakının doğal sonuçlarıdır...

Hard diskin yeni formatı, doğumdan sonra, ancak fiile dönüşen bilgilerle oluşur!..

Fiile dönüşen bilgiler ise, ram’e yani zikirle açılan geçici alana yerleşmiş bilgilerin idrakı yönlendirmesi ile mümkündür!..

Ram, yani geçici belleğin çok sınırlı ise -zikrin yetersizse-, bu defa aldığın bilgiler kayda girmez, taşa dökülen su misali üstünden akar gider!..

Ram’e, yani zikirle açtığın ek kapasiteye yüklediğin bilgiler doğrultusunda eyleme geçemezsen; bunlar hard diske yüklenemeyeceği için; kısa süre el malıyla iş görürsün; sonra da onlar uçar gider başını ellerin arasına alır, düşünmeye başlarsın, niye ben adam olamıyorum diye!..

Beynini, yani ilminin gereğini, ister duygusallık, ister başka bir sebeple değerlendiremezsen, bunun sonuçları otomatik yaşanır; kimse de bunu değiştiremez!.. 

53 / 117

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Bu Kitabı İndirebilirsiniz!