Şimdi biz gelelim günümüz anlayışı ile “RUH”un ne olduğu hakkındaki bildiklerimizi sıralamaya...
“RUH” ismiyle işaret edilen varlık, orijinal yapısı itibarıyla TEK’tir ve akla gelen her şeyin orijini ve aslıdır...
Bildiğiniz ve düşündüğünüz ve düşünemediğiniz her şey “RUH”tan meydana gelmiştir.
Her şeyin “RUH”tan meydana gelmesinin misalini sanırım şöyle verebiliriz:
“Madde” adını verdiğimiz her şey atomlardan meydana gelmiştir... Ne isimle, hangi özelliğiyle işaret edersek edelim, o şey gerçekte, atomlardan oluşmuştur... Atomların özüne, derinliğine inersek, en alt boyutta karşımıza çıkan şey enerjidir...
Enerji, bu boyuttaki yapısı itibarıyla bölünmez, parçalanmaz, sonsuz-sınırsız güçtür; çünkü varlığını Allâh’ın kudreti oluşturmaktadır!..
Allâh’ın Zât’ına göre sonradan yaratılmış olabileceğinden söz edilen enerjinin geçtiğimiz asırlardaki adı “RUH”tur!..
Ve bu “Ruh”, Allâh’ın “Kudret” sıfatının zuhuru oluşunun yanı sıra; “Akl-ı Evvel” ismiyle işaret edilen “Evrensel Şuur” ya da bir başka tanımlama ile “Kozmik Bilinç”tir!..
Her nesnenin yapısındaki “bilinç”, onun özünü oluşturan aslı ve orijini olan “Ruh”ta mevcut olan “bilinç”ten ileri gelmektedir... Ancak onda ortaya çıkan bilinç, ortaya çıktığı mahalin kabiliyet ve istidadı nispetinde olmaktadır.
“Ruh”, boyut boyut yoğunlaşarak, kabul edilen bir biçimde, değişik varlıklar sûretinde algılayıcılarca değerlendirilmekte; ve böylece de çokluk görüntüsü vermektedir!..
Esasen, AbdülKerîm el Ciylî’nin de bahsettiği gibi, “Ruh” bir “melek”tir.. Öyle bir “melek” ki, varlık âleminde, hangi isimle anılan, hangi varlık olursa olsun, her şey, hep bu “melek”ten oluşmuştur!.. Her şeyin aslı, orijinidir!.. Ve dahi bütün meleklerin ve varlıkların aslı O’dur!..
Buzdan meydana gelmiş sayısız nesneleri düşünün... Buzdan yapılmış insan, hayvan, eşya ve her şey!.. Bunlar her ne kadar ayrı ayrı varlıklar ise de, gerçekte hepsinin aslı, aynı tek şeydir... “SU”dur!.. “GAZ”dır; (H2O)!.. Hepsinin orijini atomlardır gibi...