Yani kısacası, Allâh’ın TEK’liğini kavramış olmak lazım!..
Bahsettiğim konular, “Hz. MUHAMMED’İN AÇIKLADIĞI ALLÂH” kitabında açıklamaya çalıştığımız “İhlâs” Sûresi’nin mânâsının bize açılması, onu hissetmemizden sonra yaşanacak bir olay!..
İşte, secdeye vardığın anda, “varlığımda var olan mutlak gerçek varlık Sen’sin” idraki içinde, kendi varlığın yok oluyor!.. Ve o anda Sen’den meydana gelen dua, Allâh’ın isteği olarak ortaya çıkıyor!..
Allâh’ın “Ol” dediği de olur elbette!..
Secde edenin alnı, Allâh’tan gayrına değmez!
İşte, bu “secde hâli”ne en yakın bir hâl “Kadir” hâlidir!..
Secde hâli, hakiki mânâsı ile, herkeste kolay kolay oluşmaz!.. Çok uzun çalışmalara bağlı... Yani, kişinin varlığındaki birtakım şeylerden, hatta tüm varlığından arınmasına bağlı, secdenin tam tahakkuk edebilmesi!.. Her namaz kılan “secde” edemez!.. Bu, kişinin özel gayretine ve çalışmasına bağlıdır.
Fakat, “Kadir” süreci, öyle bir an ki, herkese ortak olarak sunulan bir an!.. O anda uyanık olup, o an’ı değerlendirebilen bir kişi, uzun uzun arınmalardan geçmese bile, o an’ın getirdiği yüksek potansiyelle, beyninde çok yüksek bir güce erişebilir!..
Nasıl, normal bir zamanda ve mekânda belli bir güce sahipken; Hacca gittiğimizde, Kâbe’nin altında ki o yüksek Nûr kaynağından, enerji kaynağından gelen radyasyon beynimizi çok güçlü çalıştırıyor.
Aynen bunun gibi, “Kadir” anında da gelen o çok yüksek ışınım, “melekî güç”,beyinlerde oluşturduğu “TAZYİK” ile takdirinde olanlarda Hakikatin ortaya çıkması özelliğini sağlıyor. Ve “Kadir” anında edilen dua da “müstecaptır”!.. deniliyor.
“O anda, Allâh’la kulu arasında perde yoktur!..” deniliyor.
“Ve mâ edrake mâ LeyletülKadr”
“Kadr gecesini (-n kadrini, şerefini, haşmetini) bilir misin?”
“Leyletül Kadr hayrun min elfi şehr”
“Kadr gecesi, bin aydan (seksen yıllık ömür) daha hayırlıdır!” (97.Kadr: 2-3)
Bin ay..?
12 ay, bir sene... 120 ay, 10 sene... Bir insan ömrü ne kadardır?.. Ortalama, uzun ömür olarak diyelim, 70-80 yıl... Bizim Ümmeti Muhammed’in ömrü ortalama 63 sene ki... Oysa bu bin ay 83 sene!..
Yani, 83 yıllık ömür... Bu ömrün, doğduğun andan ölüm anına kadar tamamı hiç kesintisiz ibadetle geçse, yine de daha hayırlıdır, o “Kadr” an’ı!..
O “Kadir” gecesinde ne olur bilir misin?..
“Tenezzelül Melâiketü ver Ruhu”
“Melekler ve Ruh Onda tenezzül eder.”
“Fiyha Biizni Rabbihim”
“Rablerinin (Esmâ terkiplerinin) izni kadarıyla...”
“Min külli emr”
“Her hükümden (hükmullâh gereği var olmuştan)”
“Selâmun, hiye hattâ matle’ılfecr”
“Selâm (hakikati yaşatarak); tâ ki Fecr’in doğmasına kadar (Hakikatin zuhuru ile şuurun vechi tanımasına kadar).” (97.Kadr: 4-5)
“Selâm” derken, burada senin anladığın mânâda; “Selâmün aleyküm!..” demek, mânâsında değil!.. “Selâmet getirir” anlamında!..
“Selâm” isminin mânâsının kişide açığa çıkmasını temennidir. “Selâmün aleyküm” demekte karşındakine bu dilekte bulunmaktır.Yani, âyetteki işaret;
“Özündeki hakikati idrak edip, o hakikatle tahakkuk edebilmesini temennidir...”